• Ben Kimim?
tweet
paylaş
Mesaj

Kişisel Blog ve Öyküler

Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm. Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Günlük
    • Aforizmalar
    • Rüya Günlükleri
    • Gece yarısı sayıklamalarıMariana
    • Gündelik
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Hikaye
  • Araştırma
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema Yazıları
    • Ödüllü Kısa Filmler – Çıplak Yazar Tavsiyesi
    • En İyi Yabancı Diziler | IMDB 8 ve Üzeri
    • ÇMDB – Çıplak Yazar Movie Database
  • Bloggess
Çıplak Yazar - Kişisel Blog ve Öyküler
Sanal alemin kokuşmuş yüzü (üreticiler ve tüketiciler)

Sanal alemin kokuşmuş yüzü

Sanal alemin kokuşmuş yüzü (üreticiler ve tüketiciler)

5 Temmuz 2017
Kategori: Eleştiri
2 dk.
A A
0

Sanal alemin kokuşmuş yüzü :

İnternet hayatımıza girdiğinden beri ihtiyaçlar ve bu ihtiyaçlar doğrultusunda dijital bir üretim başladı. Yemek tariflerine ihtiyaç duyduk ve ardından yemek tarifi içeren siteler ve videolar türedi. Film izlemeye ihtiyaç duyduk ve ardından vk, movshare, mailru gibi sitelere upload edilmiş filmler türedi. Yani bir kesim hep bir şeylere ihtiyaç duyarken, diğer bir kesim hep bu ihtiyaçları karşıladı.

Fakat kimse durup dururken ihtiyaç karşılayan konumunda olmak istemez. Bu yüzden internet fırsatlar sunmaya başladı. Bu fırsatların karşılığı ise para! Öyle ya günlük hayatımızda nasıl her şeyi para için yapıyorsak, internet üzerinde de bazı şeyleri para karşılığında yapmaya başladık. Bu durum ne yazık ki, bir müddet sonra bir çok insanda hırsa dönüşmeye başladı. Öyle ki; saçma sapan videolar, yazılar, testler, oyunlar türemeye başladı. Gerçek olmayan şeyler gerçekmiş gibi sunulur oldu. Hatta insanlar yedikleri iğrenç şeyleri bile sırf görüntüsü güzel diye, fotoğrafını çekip paylaşır oldu. Bu samimiyetsizlik değilde nedir? Bu hırs değilde nedir? Bu yüzden artık herkesin bu hırslar yüzünden aptallaşmaya başladığını düşünüyorum.

Kendinizi bir anda bu fırsatlar havuzunda buluyorsunuz ve hevesle para kazanmak istiyorsunuz. Ürettiklerinizin hiçbir değeri olmasına gerek bile yok. Belki bir youtube kanalı açıp komik videolar yüklemeye başlıyorsunuz, belki de instagram sayfalarında takipçi edinmek için çaba gösteriyorsunuz. Hepsi aslında daha büyük olmak ve para kazanmak için! İşte tüm bunlar internetin kokuşmuşluğunu gösteriyor bizlere. Bunların aksine samimi bir şey görünce, hayret içinde kalıyoruz. Aslında hayret içinde kaldığımız şey samimiyet ve karşılıksız bir dijital içerik.

İnsanlar elbette verdiği emek ve zamanın karşılığını almak istiyor. Ancak ürettiği şeyin tamamen para odaklı olması, o şeyi değersiz bir paçavraya dönüştürüyor. Ayrıca üreticilerin (ihtiyaç karşılayanların) içinde bulunduğu farklı bir durum daha var. O da kendi aralarında rekabete düşmeleridir. Meyve veren ağaç taşlanır misali, herkesin birbirinin kazancına göz diktiği gibi, üstün olma çabası da tamamen sidik yarışına dönmüştür.

Sonuç olarak youtube abone sayısı arttırma ya da twitter, instagram, facebook takipçi sayısı arttırma çabalarının tümü, daha büyük olmak ve daha fazla kazanmak için yapılan boş uğraşlar. Boş diyorum çünkü bu uğurda yapılan her eylem, amacı para kazanmak olduğu için, internet ortamına ve kullanıcılara hiçbir zaman faydalı şeyler sunmayacaktır…

İlginizi çeker mi bilmem ama Black Mirror dizisinin 3. sezon 1. bölümünü de izlemenizi öneririm. İnanın vakit ayırıp izlediğinize değecektir.

Paylaş1Tweet1GönderPaylaş

Bu yazıyı Sevdin mi?

O hâlde yeni yazılar için abone ol ve takipte kalmaya devam et.

Sadece yeni yazı olduğunda 1 adet eposta alırsınız.

Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Ölümü sık düşünür ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar.

Bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

EN YENİ YAZILAR

Yarım saate ordayım. Sürse sürse ne kadar sürer ki zaten?

Yarım saate ordayım. Sürse sürse ne kadar sürer ki zaten?

8 Ocak 2021
445

400 yıl sonra haklı çıkmak! | Giordano Bruno’nun ilginç hikâyesi

400 yıl sonra haklı çıkmak! | Giordano Bruno’nun ilginç hikâyesi

21 Kasım 2020
520

Bir Yabancı İle Aynı Evde Yaşamak: Sen Makarnayı Haşla, Salatayı Ben Yaparım.

Bir Yabancı İle Aynı Evde Yaşamak: Sen Makarnayı Haşla, Salatayı Ben Yaparım.

7 Kasım 2020
651

Geri Sonraki
Reklam Ver
Reklam Ver
Reklam Ver

Sayfalar

  • Misafir Yazarlık
  • Sadece 100 kelime!
  • Reklam ve Sponsorluk
  • Destek Ol
  • Ben Kimim?
  • Mesaj Gönder

Sponsor Yazılar

En Ucuz Uçak Bileti Nasıl Bulunur?

Sponsor Bağlantılar

İstanbul Evden Eve Nakliyat Uluslararası Evden Eve Nakliyat Siteniz burada gözüksün!

İçerikleri paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz!© 2016 - 2020 Çıplak Yazar - Kişisel Blog & Kısa Hikayeler

Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Aforizmalar
  • Araştırma
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Gündelik
  • Hikâyeler
    • Hikâye Arşivi
    • Sesli Kitap Arşivi
    • Sadece 100 kelime!
  • Mizah
  • sinemaskop
    • Sinema Yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Yabancı Diziler
  • Yaşam ve İnsan
  • Mesaj Gönder
Ciplakyazar olarak prensip edindiğimiz birkaç temel ilkemiz var. Dilerseniz Gizlilik Politikası sayfasını ziyaret ederek okuyabilirsiniz.