• Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog

News
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm.
Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Takip Et
  • Gündelik
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Hikâyeler
  • Yazar Atölyesi
  • Sinemaskop
  • Yaşam ve İnsan
  • Araştırma
C3A7ocuk iC59FC3A7i

C3A7ocuk iC59FC3A7i

Çocuk işçiliği neden önlenemiyor?

Türkiye'de ve Dünya'da ki Çocuk İşçi Sayısı

Çıplak Yazar by Çıplak Yazar
3 Mayıs 2017
2 dk.
A A

Çocuk işçiliği, bir çok ülkenin yaşamış olduğu başlıca sorunlardan biridir. Bu yazımda Türkiye’de çocuk işçiliği neden önlenemiyor, başlıca nedenleri ve bu nedenlere sunulan çözüm önerilerine yer vermek istedim.

İş hayatına sekiz yaşında atılmış biri olarak, aslında hayattan emekli olmam gerektiği gerçeğini bir kenara bırakıp, aradan geçen yirmi yıla rağmen hiçbir şeyin değişmediğini görmek, açıkçası içimde bir burukluk yaratıyor. Başta kendimden pay biçerek çocukların neden çalıştırıldığı ya da çalışmaya zorlandığı, veyahut çalışmak zorunda kaldığı bir yaşam savaşının içinde mi kaldığı, gibi soruları uzun uzun düşündüm.

Türkiye’de ve Dünya’da ki Çocuk İşçi Sayısı

ILO’nun raporuna göre çocuk işçilerin sayısı 2010 yılında 246 milyon civarındaydı, şimdiyse dünya genelinde 168 milyon çocuk işçi olduğu tahmin ediliyor.

Ülkemizde ise bu rakam 2 milyona yaklaşmış durumdadır. Ve biz ülke olarak bir türlü çocuk işçiliğinin önüne geçemiyoruz. Onlar simit satıyor, atölyelerde tornavida çekiç tutuyor, sokaklarda mendil satıyor. Yaşamın herkes için mücadele dolu ve çetin olduğu tartışılmaz bir gerçek. ama biz yetişkinler olarak oluşturduğumuz bu toplumda, minicik eller üzerine bir gelecek kurduğumuz için her birimiz bu durumun bir parça da olsa sorumlusuyuz.

Çocuk işçiliğinin önlenmesi veya bir türlü önüne geçilememesinin başlıca nedenleri var aslında. Bunlardan birincisi işverenlerin bu konuda gereken hassasiyeti göstermemesidir.  Nitekim 12-13 yaşlarında çocuk işçi çalıştırıp, kendi çocuklarını özel okullarda okutmak vicdanlarını bir nebze olsun sızlatmıyor sanırım. Bu olaya bizzat şahit olduğum için yazmak istedim.

İkinci bir nedeni ise; yaşam koşulları ve geçim sıkıntısı.

Herkesin hayatı güllük gülistanlık değil sonuçta. Herkes bir şekilde hayatta kalma mücadelesi veriyor. Öyle ki babanın aldığı üç kuruş maaşın yetersizliği yüzünden çocuklar da evin bütçesine az da olsa katkıda bulunuyor. Belki de kendilerini buna zorunlu hissediyorlardır.

Çocuk işçiliğinin üçünce ve bir diğer nedeni ise kültürel yapıdır.

Bu belki de çocuk işçiliğinin toplulumuzdaki en önemli nedenlerinden biridir. Çünkü bizim toplumumuzda okula gitmek istemeyen tembel bir çocuk bari çalışsın meslek edinsin adam olsun denilerek eti senin kemiği benim usulü bir ustaya çırak olarak verilir. Aslında bu soruna ebeveyn eğitimsizliği de diyebiliriz. Çünkü bazı ebeveynlerin bu konudaki ısrarcı tutumlarına çoğu kez şahit olduğum için, ezilsin, hayatı öğrensin gibi söylemlerine de ne yazık ki kulak misafiri oldum.

Çocukları babalardan çok anneler yetiştirir. Bu yüzden bir toplum eğitimli bir kadınla ilerlediği gibi eğitimsiz bir kadınla da geriler. Babalar da her ne kadar çocuk yetiştirmeye katkıda bulunsa da sonuçta onlar da, bir anne tarafından eğitilmiştir. Yani sorunun kaynağı yine toplumsal eğitimin yeterli olmaması.

Ayrıca devletin denetim yetersizliği de bu sorunun önlenememesinin bir diğer nedenidir.

Çünkü büyük şirketler her ne kadar iş güvenliği, sigortalı işçi çalıştırma, çalıştırılan ortamın uyumlu olması gibi hususlara önem verdiği gibi çocuk işçiliğine de önem vermektedir. Bilemiyorum belki de sadece yüksek cezalara çarptırılma korkusundandır bu tutumları. Küçük işletmeler, merdiven altı atölyeler ise, yeterince denetimde olmadığı gibi çocuk işçi çalıştırmak için ideal birer yer haline gelmiştir.

İlgili Yazılar:

  1. Çocuklar ”Yapma Denileni” Israrla Neden Yapar?
  2. Çocuk Gözüyle Dünya
PaylaşGönderPaylaş2Tweet1Paylaş
Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Ölümü sık düşünür ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar. Hakkımda daha fazla..

Yorumlar 10

  1. Özlem Ekici says:
    8 yıl önce

    Öyle çok haklısın ki, ne eğitimli bir toplum olabiliyoruz ne de denetimli bir toplum. İkisinin arasında kaldığımız için daha nice sorunlarımız mevcut. Çocuk işçiliği de bunlardan bir tanesi ki ne yazık ki fazlasıyla yer kaplıyor toplumumuzda. İşte çalışmak yerine eğitimle nice yerlere gelebilecek çocuklarımızın önü bile kesiliyor ki en sinir olduğum nokta da budur. Eğitimli bir ailede olsa o çocuk öyle mi olurdu, tembel bile olsa eğitim şarttır herkese. Ama boşuna konuşuyoruz, sitem ediyoruz. Ne eğitimli bir toplum olabiliyoruz ne de denetimlerle önleyebiliyoruz. Sanki arada kalmış sıkışmış ve gittiği yere kadar gider havasındayız. Eğitim şartları gittikçe düşen ülkemizde okuyan bir çocuğun ne kadar eğitimli olduğu da ayrı bir muamma. Lafı çok uzatmadan yine böyle can alıcı bir konuya değindiğin için kalemine sağlık. Sevgilerimle…

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Yorumunla katkıda bulunduğun için ben teşekkür ederim Özlem.

      Yanıtla
  2. Recep Hilmi Tufan says:
    8 yıl önce

    Bence sıkıntımız çocuk işçiden ziyade hakkı verilmeyen çocuk işçiliğidir diye düşünüyorum. Sonuçta bütün ülkelerde çocuk işçiliği o veya bu şekilde var ancak hiçbirinde bizim ülkemizdeki gibi denetimsiz değildir herhalde. Çocuk işçilerin de alacağı maaşlar belirlenmiştir kanunlarda ancak bizde haftalık 50-100 TL'ye çalıştırılıyorlar maalesef 🙁

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Yetişkinlerin hakkı yeterince verilseydi, çocuklarını çalıştırmak zorunda kalmazlardı aslında. Yani hakkı verilmeyen çocuk işçinin bir şeyi çözebileceğini sanmıyorum.
      Teşekkürler.

      Yanıtla
  3. Kaystros Tyrha says:
    8 yıl önce

    Bence birey olarak yegane sorumluluğumuz oy vererek başımıza seçtiğimiz milleti düşündüğü safsatasıyla ülkemin insanlarının zerre kadar faydalı bir adım atmayan idarecileri başımıza getirmemiz. Demokrasi ne yazık ki şişirildiği kadar adil bir rejim değil. Çünkü bahsettiğim sorumluluğu ben oy vermediğim halde taşımak zorunda kalıyorum. Sadaka kültürü, din, iman muhabbeti, şehit şüheda nutukları çocuk işçiliğinde gelinen noktayı gözlerden saklıyor.

    Çok özür dilerim ancak birinci neden olarak koyduğunuz işveren hassasiyetinin çocuk işçiliği sorununu çözeceğini sanmıyorum. Bunu önleyecek olan devletin denetimidir. Bunun gibi önemli konular işverenin insafına bırakılamaz.

    Yaşam koşulları ve geçim sıkıntısı çocuk işçi sayısının artmasına önemli bir neden olsa da yaşam koşullarını iyileştirecek politikalar üretmek, geçim sıkıntısına çare bulup adil gelir dağılımını sağlamak da devletin yani oylarımızla seçtiğimiz insanların görevi.

    Kültürel yapımızın bu sorunun diğer bir kaynağı olarak göstermişsiniz. Bakın buna sonuna kadar katılırım. Bu kültür biat kültürüdür. Sırf güzel konuşuyor, yakışıklı adam diyerek başımıza getirdiklerimizden çocuk işçilere çözüm yolu bulmasını beklemek sadece bir hayal.

    Kanaatimce sorgulayan toplum olmadıkça çocuk işçi sorunu da çözümlenemez, kadına şiddet de, insan hakları da, basın özgürlüğü de… Kültürümüz buna müsait olmadığı için demokratik yollarla çözüme ulaşma konusunda hiç ümidim yok. Sadece Atatürk gibi bir diktatör çözüme ilaç olur. Ezber bozucu bir söylem olsa da diktatörlük geri toplumlarda demokrasiden asla daha kötü değildir.
    Sevgiler…

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Konuyu güzel ve akıcı bir şekilde özetlemişsiniz. Teşekkür ederim.
      Konu aslında dediğiniz gibi, devletin politikaları ile çözüme ulaşabilecek sorundur. Fakat öncelikle bu sorunu masaya yatırıp üstesinden gelebilecek projeler üreterek ve gerekirse STK ları ile birlikte çalışarak çözülebilir. Diğer yandan bir üst yorumda da yazmış olduğum gibi, yetişkin bireylerin hakları yeterince verilseydi belki de çocuklarını çalıştırmak zorunda kalmazlardı diye düşünüyorum.

      Yanıtla
  4. ELİF sarı says:
    8 yıl önce

    Eğitim ve denetim, harika özet olmuş. İkisi de yok 🙁

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Özet harika da ne yazık ki hala çözülmemiş önemli sorunlardan biri olduğu gerçeği değişmedi. Değiştiremedik!

      Yanıtla
  5. Emre Bozkuş says:
    8 yıl önce

    Var olan eğitim sistemi, kodlanan bilgisayar gibi görülüp hazırlanıyor o da başka bir trajedi.

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Aslında bir şeyler öğrenmekten ziyade, o şeyi nasıl öğrenebileceğimiz yetisine kavuşmamız gerekiyor. Gerçek eğitim de budur. Bir doğruya ulaşmak yerine, doğruya nasıl ulaşılabileceğini öğrenmek, öğretmek.

      Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Son Yazılar

Yönüm Sen İken #Şiirimsi

Kırılganlık

Kırık oyuncaklar sepeti

Tik tak, tik tak, tik tak

Bir sokağın hikayesi

Daha Fazla Göster

Neler olup bitiyor?

  • Hızlı Yazar - 1 ay önce

    Selam Dostum, Yazı konusu güzel, yazının içeriği güzel. Geriye kalan güzel bir yorumla yazıyı ve yazarı selamlamak. İnsan neden yazar?…

     İnsan neden yazar ki? | Yazan İnsanların Ortak Noktası Nedir?

  • cooq.co - 1 ay önce

    Areka palmiyesiyle ilgili bu detaylı ve bilgilendirici yazı için teşekkürler! Ev dekorasyonunda yeşil bitkilerin önemi gerçekten büyük. Areka palmiyesi, hem…

     Ev Dekorasyonlarının Olmazsa Olmazı Yeşil Bitkiler

  • Çıplak Yazar - 1 ay önce

    Bu da ilginç bir sohbet olmuş gerçekten. Dilerim bu kırılganlığı bir şekilde atlatırsınız.

     Kırılganlık

  • aysel kılıçaslan çelebi - 1 ay önce

    sizi çok iyi anlıyorum aynı duyguları bende yaşadım hatta bir süre yazmaktan uzaklaştım akabinde yapay zekaya şu soruyu sordum "bu…

     Kırılganlık

  • Çıplak Yazar - 1 ay önce

    Eve gidince haliyle afacanlara ve eşine de zaman ayırman gerekiyor. Ben de bir baba olduğum için seni çok iyi anlıyorum.…

     Siz Ne Biçim Yazar - sınız? (Bir soru, bir cevap, biraz da şarap)

Müdavimler

  • Ece Evren (29 yorum) ⭐️
  • Begonvil Sokağı (28 yorum) ⭐️
  • Büşra Bayram (25 yorum) ⭐️
  • Yağmur Yağar (23 yorum) ☕
  • Kaystros Tyrha (23 yorum) ☕
  • Daha Mutlu Yaşam (21 yorum) ☕
  • Karga ve Kız (20 yorum) 👋
  • ELİF sarı (18 yorum) 👋
  • Değmesin Yağlı Boya (17 yorum) 👋

E-POSTA LİSTESİNE KATILIN!

Her yeni yazıdan anında haberiniz olsun.

Tanıtım Yazısı Yayınla
A Life Hastaneler Grubu

Sponsor İçerikler

Yazarlar İçin Sosyal Medya Stratejileri

Türkiye’nin En İyi Aspavası Seçildi

Adrasan

Yaz aylarının vazgeçilmezi Suluada!


Feedback
✉

© 2025Çıplak Yazar | Kişisel Blog

  • MesajMesaj gönder
  • Abone olAbone ol
  • Kim neler demişKim neler demiş?
  • Ara
Bu sitedeki tüm yazılar ve içerikler, aksi belirtilmedikçe, Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.
Kaynak göstererek paylaşabilirsiniz. | Ticari amaçla kullanılamaz. | İçerikler değiştirilemez veya türev eser haline getirilemez.
Creative Commons Lisansı
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

e © 2016 - 2020 Çıplak Yazar - Kişisel Blog & Kısa Hikayeler İçerikleri paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz!

"Bu site, kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikanızı inceleyebilirsiniz. Çerez kullanımını kabul ediyorsanız, 'Kabul Et' butonuna tıklayın."