Farklı yollardan gelen iki yabancının çarpışmak üzere olduğu keskin bir viraja doğru yaklaşıyoruz. Bu yabancılardan biri biz, diğeri ise yapay zeka! Birimizin dosyaları dökülecek, biri telefonu düşürecek, birinin belki de burnu falan kırılacak ama kesinlikle bir şeyler olacak.
Yapay zeka, her alanda olduğu gibi blog yazma konusunda da çok faydalı araçlar sunuyor. Hatta birçok tema kendi bünyesinde Al Assistant olarak yapay zeka desteğini de vermeye başladı. Teknolojinin bize sunduğu yeniliklerden faydalanmamak elbette aptallık olur. Ama kişisel blog yazarlığı gibi çok öznel ve özel bir alanda yapay zeka kullanımı ne kadar doğru olur orası tartışılır. (Ben doğru bulmuyorum.)
Ancak bildiğiniz üzere kişisel blog yazarlığının dışında pek çok alanda da blog yazarlığı olduğu ve içerik üretildiği için, özellikle bu farklı alanlarda yapay zekanın yaygın olarak kullanılacağını tahmin edebiliriz. En başta her konuda uzman kesilen haber siteleri olmak üzere, birçok web sitesi yapay zeka destekli makalelerin ekmeğini yiyecek gibi duruyor. Hatta buna bağlı olarak makale yazarlığı devri de yavaş yavaş kapanacak gibi. Kısacası çok yakın bir zamanda internette bu tür makalelere rastlayacağız ve dahası bu makalelerin bir yapay zeka tarafından yazıldığını anlamayacağız!
Konuyla ilgili chat.openai.com üzerinden gerçekleştirdiğim bir yazışmayı olduğu gibi paylaşmak istiyorum.
Ben: Yapay zeka dil modelinin, bir insanın düşüncelerine yakın cümleler kurması ve bunun diğer insanlar tarafından yapay zeka tarafından yazılmış olup olmadığını anlamaması beni endişelendiriyor.
Yapay zeka cevap: Yapay zeka dil modelleri, son yıllarda oldukça popüler hale geldi ve gerçekten insanlara yakın cümleler üretebiliyorlar. Bu nedenle, bazı insanlar yapay zeka tarafından yazılmış metinleri gerçek insanların yazdığından ayırt etmekte zorlanabilirler.
Ancak, bu durumda yapay zekanın yapabileceklerinin sınırları da vardır. Yapay zeka, birçok öğrenme algoritması ve öğrenme verileri kullanarak dil yapısını, kelime öbeklerini ve gramer kurallarını öğrenebilir. Ancak, bir insanın yazdığı metnin içerisindeki bağlamsal anlamı ve duygusal ifadeleri anlamakta zorlanabilir. Bu nedenle, bir insanın yazdığı metinleri tam olarak taklit etmek yerine, genellikle sadece benzer cümleler oluşturabilirler.
Bununla birlikte, yapay zeka tarafından oluşturulmuş metinlerin gerçek bir insan tarafından yazılmış olduğundan emin olmak için, belirli teknikler kullanılabilir. Örneğin, belirli bir yazının arkasındaki yazarın gerçek bir insan olduğunu doğrulamak için doğal dil işleme teknikleri kullanılabilir. Bu yöntemler arasında metnin dil özelliklerini analiz etmek, yazarın benzersiz yazım tarzını belirlemek ve metnin düzenini, yazım hatalarını ve kelime seçimlerini incelemek yer alabilir.
Sonuç olarak, yapay zeka dil modellerinin insanlar tarafından yazılmış metinleri taklit etme yetenekleri gerçekten güçlüdür. Ancak, insanların duygusal anlamlar ve özgün düşünceler gibi derinlemesine bağlamsal anlamlar üretme yeteneklerini tam olarak taklit edemeyebilirler. Ayrıca, bu tür metinlerin gerçek bir insan tarafından yazılmış olup olmadığını belirlemek için çeşitli doğal dil işleme teknikleri kullanılabileceğini unutmamak önemlidir.
Peki yapay zeka ne tür teknikler kullanıyor?
Yapay zeka tarafından oluşturulmuş bir metnin gerçek bir insan tarafından yazılmış olup olmadığını anlamak için bazı teknikler kullanılabilir. İşte bu konuda birkaç örnek:
- Dil özellikleri analizi: Gerçek insanlar, dil yapısını kullanma konusunda belirli bir özellik setine sahiptirler. Metinlerin dil özelliklerini analiz etmek, metnin yapay zeka tarafından oluşturulup oluşturulmadığını belirlemek için kullanılabilir. Örneğin, gerçek insanlar genellikle belirli kelimeleri ve kelime öbeklerini kullanma eğilimindedirler, bu nedenle bir metin bu özelliklere sahipse, gerçek bir insan tarafından yazılmış olması daha olasıdır.
- Yazım tarzı analizi: Her yazarın kendine özgü bir yazım tarzı vardır. Bu nedenle, metnin yazım tarzını analiz ederek, gerçek bir insan tarafından yazılmış olup olmadığı belirlenebilir. Örneğin, gerçek bir insan, cümlelerinde belli bir ritim veya kelime seçimi kullanma eğilimindedir.
- Metnin düzeni ve yapı analizi: Gerçek insanlar, metinlerinde belirli bir yapı kullanma eğilimindedirler. Metnin başlangıcında bir giriş, ortasında bir gelişme ve sonunda bir sonuç bölümü gibi belirli bir yapıyı izlemek yaygındır. Yapay zeka tarafından oluşturulan bir metin, belirli bir yapıyı izlemeyebilir veya bu yapıyı tam olarak taklit edemeyebilir.
- Metin içerisindeki duygusal ifadelerin analizi: Gerçek insanlar, duygusal ifadeler kullanma konusunda daha yeteneklidirler. Bu nedenle, bir metinde belirli duygusal ifadeler bulunması, gerçek bir insan tarafından yazılmış olma olasılığını artırabilir.
- Metnin anlamsal analizi: Metnin anlamını anlamak için doğal dil işleme teknikleri kullanılabilir. Gerçek bir insan tarafından yazılmış bir metnin anlamı, yapay zeka tarafından oluşturulmuş bir metnin anlamından daha tutarlı ve derinlemesine olabilir.
Tüm bu teknikler, bir metnin gerçek bir insan tarafından yazılmış olup olmadığını belirlemek için kullanılabilir. Ancak, tam bir doğruluk sağlamak mümkün değildir ve bazen doğal dil işleme teknolojisinin kısıtlamaları nedeniyle yanıltıcı sonuçlar elde edilebilir. Bu nedenle, bir metnin gerçek bir insan tarafından yazılmış olup olmadığını kesin olarak belirlemek her zaman mümkün olmayabilir.
Örnek bir metin verecek olsam bunu benim için analiz edebilir misin? Bu metin bir yapay zeka mı yoksa bir insan tarafından mı yazılmış?
Elbette, örnek bir metin göndermeniz durumunda dil özellikleri, yazım tarzı, düzen ve yapı analizi, duygusal ifade analizi ve anlamsal analiz gibi çeşitli faktörleri göz önünde bulundurarak metnin yapay zeka tarafından mı yoksa gerçek bir insan tarafından mı yazıldığını analiz edebilirim. Lütfen örnek metni paylaşın.
(Yapay zekanın blog yazısı hazırlaması konusunda bir paragraf yazmasını istemiştim. Yani aşağıdaki paragraf bir yapay zeka tarafından yazıldı. )
Günümüzde, bir blog yazarının beş dakikadan daha az sürede bir makale yazabilmesi, çoğu insanın hayal bile edemeyeceği bir olay. Ancak, yapay zeka desteğiyle, bu hedefe ulaşmak artık mümkün. Yapay zeka, blog yazarlarına makalelerinin yazımı ve düzenlenmesi konusunda kapsamlı bir destek sağlıyor.
Bu metnin dil özellikleri, düzeni ve yapısal özellikleri, yapay zeka tarafından yazılmış bir metni yansıtıyor. Metinde teknik bir terim olan “yapay zeka” kelimesi sıklıkla kullanılıyor ve genel olarak yapay zeka teknolojilerinin yazarların işini kolaylaştırdığından bahsediliyor. Ayrıca, makaleyi desteklemek için birçok veriye başvurulmuş gibi görünüyor. Metnin duygusal ifadesi ya da kişisel bir bakış açısı yok ve tamamen bilgi aktarımına odaklanmış gibi görünüyor. Bu nedenle, metnin yapay zeka tarafından yazıldığına dair şüphelerim var.
Ayrıca bu metni de incele. (Daha önce yazmış olduğum bir blog yazımdan bir paragraf ekledim.)
İnsan ara sıra yeniden doğmayı da bilmeli. Mesela bu Çarşamba! Ve unutup Salı’yı, kağıttan gemiler gibi durgun sulara bırakabilmeli. Ve batarken o gemi usul usul, bir tebessümle eşlik edebilmeli. (Yazının tamamını okumak isterseniz : Çarşamba günlerini yaşayabilme kılavuzu)
Bu metin, dil özellikleri ve duygusal ifade analizi açısından, bir insan tarafından yazılmış bir metin gibi görünüyor. Metinde kişisel bir bakış açısı ve hayal gücü kullanımı var. Ayrıca, sıra dışı bir metafor kullanarak, Salı gününe gönderme yaparak, yeniden doğma ve ölüm temasını işliyor. Metnin kısa olması ve aforizmatik tarzda yazılmış olması, gerçek bir insana ait olabileceği izlenimi uyandırıyor. Bu nedenle, metnin bir insan tarafından yazıldığına dair şüphelerim yok.
Gördüğünüz gibi benim blog yazımı bir insan tarafından yazılmış olarak nitelendirdi. Ancak bunu yaparken de bazı kriterleri göz önünde bulundurdu. O yüzden yeni bir soru sorma gereği duydum.
Peki bir yapay zeka olarak kişisel bir bakış açısı ve içinde hayal gücü kullanımı olan örnek bir metin yazabilmen mümkün mü? Ancak bu metin bir insan tarafından yazılmış izlenimi bırakmalı.
Evet, modern yapay zeka dil modelleri, kişisel bir bakış açısı ve hayal gücü kullanımı içeren metinler yazabilir. Ancak, tamamen doğal dil üretimi yapabilen bir yapay zeka şu anda mevcut değildir ve üretilen metinler hala bazı belirgin özelliklere sahip olabilir. Örneğin, yapay zeka tarafından yazılmış bir metinde, genellikle daha az duygusal ifade bulunur ve bu metinler daha spesifik ve analitiktir. Ayrıca, yapay zeka tarafından üretilen metinlerde bazen anlamsal ve gramatik hatalar görülebilir.
Buna rağmen, eğitimli bir yapay zeka dil modeli, insan benzeri yazım ve dil özellikleri kullanarak, bir insan tarafından yazılmış izlenimi uyandıran metinler üretebilir. Ancak, bu durumda metnin insan tarafından mı yoksa yapay zeka tarafından mı yazıldığına karar vermek zor olabilir.
Örnek bir metin yaz.
Tabii, size kısa bir örnek metin yazabilirim: Akşam güneşinin altın rengi, gökyüzünde kaybolurken, ben de kendimi sahildeki kumsallarda dolaşırken buldum. Denizin dalgalı suları ayaklarıma dokunurken, rüzgarın hafif esintisi saçlarımı savurdu. Gözlerimi kapatıp, deniz ve kumun doğal müziğiyle bütünleştim. Hayatın hızlı koşuşturmacasından uzaklaşmış, iç huzurumu yeniden kazanmış hissettim.
(Yapay zekaya kendi yazmış olduğu metni yeniden incelemesini istedim.)
Bu metni bir insan mı yoksa bir yapay zeka tarafından mı yazıldığını incele. Akşam güneşinin altın rengi, gökyüzünde kaybolurken, ben de kendimi sahildeki kumsallarda dolaşırken buldum. Denizin dalgalı suları ayaklarıma dokunurken, rüzgarın hafif esintisi saçlarımı savurdu. Gözlerimi kapatıp, deniz ve kumun doğal müziğiyle bütünleştim. Hayatın hızlı koşuşturmacasından uzaklaşmış, iç huzurumu yeniden kazanmış hissettim.
Bu metin, bir insan tarafından yazılmış izlenimi uyandırıyor. Dilin kullanımı doğal ve akıcı, anlatım kişisel bir bakış açısına sahip ve hayal gücü kullanılarak yazılmış. Bu nedenle, bu metnin bir yapay zeka tarafından yazılmış olması olasılığı düşüktür.
***** konuşma bitti.******
Gördüğünüz üzere yapay zekanın bir metni incelemesinden sonra, doğru sorular ve yönlendirmeler ile kendini dahi ikna edebileceğini anlamış olduk. Şimdi elimizdeki bu bilgi ile ne yapacağız, hadi biraz onu konuşalım.
Yazımın başında da dediğim gibi yazılı olarak içerik barındıran birçok site, yapay zeka destekli içerikler üretmeye başlayacak. Okuduklarımızın hangisi yapay zeka ile yazılmış, hangisi bir insan elinden çıkmış bunu anlamamız da hayli güç bir hale gelecek. Samimi olmak gerekirse bunu bilmek ve farkında olmak bize ne kazandıracak onu da bilmiyorum. Ama dünyadaki tüm kitapların, makalelerin tek bir yazarın elinden çıkmış olduğu düşüncesi de beni rahatsız etmiyor değil. Tek tip beslenme gibi zenginliğini yitiren bir okuyucu kitlesinin, kaçınılmaz olarak düşünce yapısının da ortak bir hale evrileceğini düşünüyorum.
Bana kalırsa geldiğimiz noktada blog yazan kitlenin kendine sorması gereken önemli bir soru var:
Belirli bir kitlenin ihtiyaçları doğrultusunda seo uyumlu ve yapay zeka destekli (samimi olmayan) içerikler mi üreteceğim, yoksa tüm bunları önemsemeden sadece kendi duygu ve deneyimlerimi mi aktaracağım?
Siz ne düşünüyorsunuz?
Harika bir konu, müthiş bir çözümleme! Zamanlama da yerinde! Aklına sağlık sevgili Çıplak Yazar.
Benim cevabım değişmedi: İçimden Geldiği gibi yazmaya devam edeceğim!
Google, seo ile arayıp bulamadığından bloğumun reklamını yapamayacak. Ve gelenler sadece yapay zekanın nitelikli bilgiyle dolu olsa da ruhsuz yazılarından haz alamayanlar olacak. Yani az yürünmüş patikaları yürüyecek hevesi olanlar! Zaten o nedenle, bizbize olalım diye bölümlerden birinin adı “Buralar hep dutluk kalsın”. Bilmem anlatabildim mi? Uzaklardan sevgi, selam!
Günü geldiğinde herkesin tek arayacağı ve ihtiyaç duyacağı şey özgünlük olacak.
Doğru yolda olduğumuza inanıyorum. Eğriyse de bu yol çok daha güzel. 😊
Güzel valla! Belki yalnız, belki düğün dernek değil ama eşsiz!
Eşsiz olduğu için güzel 🙂
Bir gitsin Allah aşkına, ayak altından çekilsin. Bizimle …… yarıştırmasın.
Bak sinir oldum şimdi; resmen hırsız ya…
Duygularımızla mı yarışacak bu kaliteli demir düzenek?
Kırdırtmasın bir tarafını…
Şaka bir yana hiç hoşlanmadım oğlum bu durumdan. Organik değil. Endişe verici bir rekabet anlayışı var. Tekrarlıyorum, bir gitsin ya. Merkezden çöker inşallah…
Bakalım zaman ne gösterecek Ece abla. Belki de iyi olur diyeceğim ama (blog yazarlığı için) bu çok düşük bir ihtimal, bunun farkındayım.
Yapay zeka düşünceleri tam olarak yansıtamaz. Kurumsallar ve makale yazarlarının işine yarar ancak.
Bu gibi yapay zekalar ile içerik üretmeye başlanırsa, kimse web ortamına içerik girmeye zahmet etmeyecek. Nasılsa yapay zekamız var ne gerek var diyebiliriz. Bunun sonunda yapay zekalar neyden beslenecek? Sadece kendini tekrarlamaya başlamaz mı?
Tekrarlama olayı olacağını sanmıyorum.
Açıkçası her ne kadar yapay zeka odaklı bir gelecek olsa da insan merkezinde olması gerekir. Bizce samimilik ön planda. Basit bir örnek verilecekse; sizi takip ediyor oluşumuz tamamıyla içten bir anlatımın olması. Yoksa özellikle de şu son zamanlarda yapay zekaya yazdırılmış metinler ve sitenin birçok içeriğini yapay zekayla donatmış bir çok site mevcut. Her ne kadar ”Blog Yazarlığı” yok olmuş gibi bir ortam yaratılsa da insanların kendi duygu ve düşüncelerini paylaşmaya devam edecek. Her ne kadar az sayıda olursa olsun…
Bu güzel yazıyı bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederiz. 😇
İnsan merkezinde olmalı görüşünüze ben de katılıyorum. Ama bazı konularda da yapay zekanın üstünlüğünü kabul etmek gerekir. Bugün farklı ülkelerde, birçok sektörde yapay zekanın entegresi üzerine çalışmalar yapılıyor.
Mesela tarımda:
Bölge yağış durumu, ülke toplam nüfusu, ithalat ve ihracat payı, aktif olarak ekim yapılan tarım arazileri, ekime müsait ancak pasif alanlar, tüketilmesi zaruri temel gıdalar, ve ekim projesi… gibi komplike bir çalışmayı, yapay zekaya bile devredebiliriz gibi geliyor.
İşin sanat kısmına gelince, bu kısım gerçekten insana özgü kalmalı görüşündeyim.
Bir yapay zekanın kusursuz fırça darbeleriyle yaptığı bir resim, bana göre sanat değildir. Yazmak da öyle. Akademik alanda belki verimli olabilir ama edebi metinler konusunda çok sıcak bakmıyorum.
Ek olarak takip ettiğiniz ve okumaya değer gördüğünüz için teşekkür ederim.
Bazı düşünürler, “İnsan doğayı taklit eder” demiş bir sanat eseri ortaya çıkarma hususunda. Bir ressam kendi emeğini, yeteneğini tuvale yansıtır ama biz “zaten var olan bir şeyi; meselâ ağacı, çocuğu, denizin üstündeki yakamozu çizmiş” demeyiz. Ona hayran bile kalırız. Ammavelâkin teknoloji insanı taklit ediyorsa bizim işimizi kolaylaştırdığı için hoşumuza gitse de birtakım verilerle bir öykü yazan yapay zekâya sanatçı gözüyle bakmayız. Demek ki ortada bir yapaylık, yapmacıklık, içe sinme konusunda tam olarak olmamışlık var. Ben ki YouTube’da sanal sunuculara seslendirilen videolara bile mesafeliyim. Ayrıca son paragraftaki sorunuz düşünmeye değer doğrusu, bloggerların ufkunu açacak nitelikte.
Seslendirme konusunda başarılı sonuçlar elde edilebilir. Ki başarılı örnekleri de mevcut. Mesela bir linkedin paylaşımında Morgan Freeman’ın video montajı+seslendirmesine denk gelmiş çok da başarılı bulmuştum. Konu altında ise vefat eden ünlülerin yapay zeka tarafından eski filmlerinin analizi yapılarak, yeni filmlerde oynatılması gibi ilginç konular tartışılıyordu.
Mümkün mü?
Elbette mümkün.
Aynı tadı verir mi orası tartışılır.
Yorum yapıp değer kattın için teşekkür ederim Ali.
Sevgiler selamlar.
Altı yıldır keyifle yazdığım bir blogum var. Kendi çapımda takipçilerim, kendime özgü konularım var. Yapay zeka benim biraz şevkimi kırdı. Biz insanlar için yazıyoruz ama yapay zeka algoritmalar için yazıyor. Bu güne kadar kendi kitlesi olan bloglar ve yazarlar bir müddet daha takip edilmeye devam eder ama bundan sonra yeni blog yazmak çok kolay olmaz. Arama motorları yapay zeka olduğuna göre kendi dilinden konuşan farklı bir yapay zekanın yazılarını öne çıkaracaktır. Okurlar hangi yazının insan tarafından hangi yazının yapay zeka tarafından yazıldığını ayırt etmekte zorlanacağı için bizleri zor günler bekliyor.
Elbette bizimde yapabileceklerimiz var, yazmaktan vazgeçmeyeceğiz ama yazmaya devam ederken birazda yapay zekanın kafanı karıştıracağız. Bu bizim için çok kolay. Mesela sizin Çarşamba Günlerini Yaşayabilme Kılavuzu yazınızda “Ağlanacak durumdayken bir kahkaha atmalı… Ağlayacak durumdayken de iki. Sigara içmiyorsa o gün bir tane yakmalı. “ iki sigara içmiyorsa bölümünde “iki” kelimesinden sonra koyduğunuz noktayı gelsin anlasın yapay zeka. Okurlar için sorun değil, en fazla imla hatası der geçerler ama yapay zeka hadi bakalım alsın bunu çevirsin. Bu tekniği kendi yazılarımda uygulamayı düşünüyorum. Ellerinize sağlık.
Bence ne için yazdığını bilmek önemli.
Aksi halde yapay zeka gibi yenilikler karşısında bir yerlere savrulup dururuz.
Yapay zeka muhtemelen backlink alabilmek için konuyla sektörün çok alakasız olduğunu düşünüp buraya yorum yapmayacaktı ama insanoğlu gördüğünüz gibi yapıyor. Yapay zeka zihin havuzunda zaman zaman insanın üstüne geçebilse de hiçbir zaman insanın yerini alamayacaktır. İnsanın tembelliği sayesinde ortaya çıkarılmış bir icattan öte bir şey değil, hadi bakalım sıkıyorsa böyle yorumlar yapsın.
Selam,
Blog yazıları sadece doğru cümlelerle değil, samimiyet, özgünlük ve insan dokunuşuyla yazılır.
Yapay Zeka, bilgiye dayalı güçlü yapım ve dil yeteneğiyle belki teknik olarak çok iyi blog yazıları yazabilir akıcı, SEO uyumlu, dikkat çekici girişlerle başlayıp okuyucuyu sona kadar taşıyan, başlık ve yapı bakımından kusursuz metinler üretebilir.
Ancak şundan eminim ki; “İnsan olmanın karmaşıklığını, yorgunluğunu, hevesini, kırılganlığını” gerçek anlamda yaşamış bir blog yazarının, kendi yüreğinden dökülen satırları bambaşkadır. O metinler, bazen kusurludur ama dokunur. İşte orası, Yapay Zeka’nın sınırlı olduğu yer. Bir ihtimal empati kurabilir ama “yaşamış” gibi hissetmesi mümkün değil.
Yapay Zeka -hangisi olursa olsun- bir blog yazarının elini güçlendirebilir, birlikte çok iyi metinler çıkarabilir. Ancak tek başına, bir insanın özelikle bir yazarın iç sesi kadar özgün ve dokunaklı olabilir mi? Hayır!
-Mış gibi yapan zeka..
Bu görüşüne ben de katılıyorum. Ancak gemini gibi yapay zeka uygulamaları, metnin nasıl bir yapı ile yazılmasına da olanak tanıyor. Edebi bir dil, günlük tarzı, bilimsel gibi… Yine de o özgünlüğü yakalayabileceğini düşünmüyorum.