Hiçbir zaman tam olamamak!
Mükemmel olmaya çalışmak, aptalca bir eylem içinde bulunmaktır. En başta insanın kendini olduğu gibi hataları ve yanlışlarıyla kabul etmesi gerekir. Dört yıllık blog yazarlığı deneyimim olmasına rağmen hala eksik ve yarım hissediyorum kendimi. Çünkü bu şekilde hissetmek belki de en doğru seçimdir.
Hiçbir zaman tam olamamak ve bunu anlamak gerekir.
İnsan olarak birbirimizden farklı tecrübelerimiz ve düşüncelerimiz var. Bazıları yanlış bazıları doğrudur ama hiç biri asla tam değildir ve olamaz. Belki bir yerde sınırları zorlarız ya da zorladığımızı düşünürüz ama bizim sınırlarımız belki de başkalarının başlangıç noktası sayılabilecek kadar geridedir. Denize bir avuç su taşıyıp bırakmak ne kadar akıl karı ise, mükemmel olmaya çalışmakta öyledir.
İş hayatında da bu böyledir. İnsanlar birbiri ile sürekli yarıştırılır. Özellikle de ”özel sektör” de bunun örneklerini fazlasıyla görebilirsiniz. En basit gaza getirme yöntemi de ”bak Kemal Bey şu kadar satış yapmış, senin ondan neyin eksik” sözleridir. Halbuki insanız ve keşke yöneticiler de bunun biraz farkında olabilseler ve insanların farklılıklarını, sınırları olduğunu görebilseler. Böylece kabul etmeleri de belki daha kolay olurdu. Çünkü kabul etmeleri için önce farkında olmaları gerekir. İşin acı tarafı insanları yarış atları gibi yarıştıran bu insanların dışında, yarıştırılan o insanlarında bunun farkında olmamaları. Yalnızca hedefe odaklı bir çalışma temposuyla kendini paralayıp, sonrasında ise komik duruma düşmesi kaçınılmazdır. Daha acınası durumu ise; en sonunda ”ben neden yapamıyorum, aptalım, beceriksizim” diye kendi yarattığı aşağılık psikolojisi içinde boğulmasıdır.
Bazen de kişi kendi kendine düşer bu durumun içine. Herhangi bir baskı altında kalmadan, kendini başka insanlarla yarıştırır. Bu hırstan başka bir şey değildir ve emin olun hırs hiç bir zaman iyi bir şey olmadı. Olmayacak!
Bilmiyorum demeyi bilin!
Zira bilmişlik taslayıp atıp tutmaktansa, bilmiyorum demek daha asil bir davranıştır. Kimse sizi ayıplayacak değil korkmayın! Fakat öncelikle kim ve ne olduğunuzu bilmeniz ve kendinizi olduğunuz gibi kabul etmeniz gerekir. Kendi sınırlarınızı görün. Mükemmel olmaya falan da çalışmayın. Eğer bunun farkına varırsanız başkalarını da gözünüzde alçaltıp yüceltmek yerine olduğu gibi görmeyi ve kabullenmeyi de öğrenirsiniz.
Çünkü hiçbir insan asla tam değildir. Hepimiz biraz yarım, hepimiz biraz eksiğiz ve öyle de kalacağız.
İnsanlar egolarının esiri oldukları sürece kendilerini kaf dağında görmeye devam edeceklerdir.
Çok haklısınız, ama herkeste az da olsa ego var sanırım.
Bence de her şeyimiz tam olmamalı. Küçükte olsa bir şeyleri eksik kalmalı insanın. Eksik kalmalı ki tamamlamak için mücadeleden vaz geçmesin =)
Olmamalı değil istesek de olmayacak zaten. Hep yarım yamalak kalacağız.
Mütevazi olmakla kendini önemsememek arasındaki ince çizgiyi bulabilmeli insan. Kıvamını kaçırmak ya kendi potansiyelinden ödün vermeye gider ya da kendindeki potansiyeli olduğundan farklı göstererek kendini kandırmaya diye düşünüyorum. Kimse mükemmel değildir inanın 🙂 Teşekkürler bu güzel yazı için kendimizi bulduğumuz gördüğümüz bu yazıları okumaktan keyif alıyorum her zaman..