• Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog

News
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm.
Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Takip Et
  • Gündelik
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Hikâyeler
  • Yazar Atölyesi
  • Sinemaskop
  • Yaşam ve İnsan
  • Araştırma
Eski blog yazıları

Eski blog yazıları

Eski Blog Yazılarımızı Neden Beğenmiyoruz?

Çıplak Yazar by Çıplak Yazar
9 Nisan 2019
3 dk.
A A

Yazının başlığında bir genelleme yaptığımın farkındayım. Ancak uzun yıllardır yazan ve en azından blog yazarlığı camiasında yazılanları okuyan biri olarak; bir çok blog yazarının da eski yazılarını beğenmediği kanaatindeyim. Bu düşünce tabii ki ilk olarak kendi yazım biçimim üzerinde, somut örneklerle gözlemlediğim bir bulgu olduğu için, düşüncelerimi kendi yazmış olduğum eski yazılar dahilinde değerlendirecek ve bir çok blog yazarının neden böyle düşündüğü konusunda yüzeysel olarak düşüncelerimi paylaşacağım.

Ama öncelikle blog yazarlığını bir kenara bırakarak sizlerle çok daha eskilere gidelim biraz. Hatta lise yıllarında defterinizin arka yapraklarına karalamış olduğunuz sözlere, şiirlere, kısa hikayelere kadar. Yıllar sonra bir şekilde kapalı kutular ardında saklamış olduğunuz bu defterler karşınıza çıktığında neler hissettiniz bir düşünün. Tam bir ergenlik dönemi diyebileceğimiz; geçim derdi, para kazanmak, kariyer yapmak gibi hayatın içinden uzak olduğumuz o dönemlerdeki düşünceleriniz size de gülünç gelmiş olmalı. Aynı duyguları yıllar sonra yaşadığımızda bile, onu yorumlama biçimimiz bütünüyle değişmiş oluyor. Tüm bunları ergenlik dönemi diyerek geçiştirebiliriz. Ancak yetişkin bir birey olarak hayatın içinde olduğumuzu hissettiğimiz anlarda bile bugün söylediğimiz ve savunduğumuz şeyler, bir kaç yıl sonra değişilik gösterebiliyor.

Olaya iyi tarafından bakacak olursak bu durum, sabit fikirli olmadığımızı anlamakla birlikte, yeniliklere açık ve kendimize karşı öz eleştiri yapmaya müsait bir kişilikte olduğumuzun bir kanıtı değil midir? Bu inanın iyi bir şeydir. Çünkü çoğumuz, özellikle belirli bir yaşı aşmış olanlarımız, kendi benimsemiş olduğumuz çizgiler üzerinde yürümeyi ve bu çizgilerin dışına çıkmamayı tercih ederiz. Üstelik bu çizgiyi aşacak veyahut bozacak olan herhangi bir dış etkeni de gözümüzü kırpmadan bertaraf ederiz. Yine bu nedenle başkaları tarafından yazdıklarımızın eleştirilmesinden korkarız. Çünkü bu eleştiriyi hiçbir zaman kendimiz için yapmadığımız-yapamadığımız için, başkalarının yapmasına da tahammül edemeyiz.

Örneğin şimdiye kadar yazmış olduğum yazılarda gözlemlediğim kendi hatalarımı sizlerle paylaşayım.

–de -da kullanımında oldukça fazla hata yapmışım. Ki bu durum bir blog okuru tarafından artık alay konusudur. Okur bunu belki çoğu zaman dile getirmez ama inanın durum böyledir.

Cümle içindi farkında olmadan aynı kelimeyi birden fazla kullanmışım. Bu da bana bir yazıda çok itici gelen şeylerden biri.

Paragrafın bütünlüğünden koparak, yazıyı iyice dallandırıp budaklandırmışım. Gündelik yazılarımı saymazsak, en azından deneme yazıları için kabul edilebilir bir hata değildir bu.

Yine cümle içinde anlatım bozuklukları, yetersiz bilgi gibi kendi yazılarımda görmüş olduğum bir çok hata var. Bu yüzden samimiyetimle bugün bu yazdıklarımın, (aralarından sadece belirli bir kısmı hariç) çoğunun çöp niteliğinde olduğunu söyleyebilirim.

Bizler yaşıyoruz ve canlıyız. Eğer bir şeyler (buna yazdıklarımız da dahil), sürekli birbirini tekrar ediyor ve eleştirisel anlamda hiçbir süzgeçten geçmiyorsa burada sıkıntı var demektir.

Tek sorun bunu anlamak için biraz zamana ihtiyacımız olmasıdır. Çünkü o anki ruh hali içinde duygularını ve deneyimlerini anlatan ”siz” ile ”gelecekti siz” muhtemelen birbirinden farklı olacaktır. Ortaya çıkan içsel çatışma ise; yazdıklarınızı beğenmeme, yeniden değerlendirme ya da tamamen değiştirme olarak kendini gösterecektir.

Özetle şunu söyleyebilirim ki; bir yazarın eski yazılarını beğenmemesi ya da ”’bugün olsaydı aynı konuyu daha farklı biçimde yazardım” demesi, yazarın; yazarlık serüveni boyunca edindiği deneyimlerini arttırdığının ve kendini geliştirdiğinin bir göstergesi olduğuna inanıyorum. Bu tıpkı bir bebeğin emeklemesi, sonrasında ayağa kalkması, daha sonra yürümeyi öğrenmesi ve en sonunda koşması gibidir. Mesele şu ki bizler; koştuğumuzu düşündüğümüz anda ayağa yeni kalktığımızı anlıyoruz.

İlginizi çekebilir: İnsan Neden Yazar? | Yazan İnsanların Ortak Noktası Nedir?


Okura Sorular:

* Eski yazılarınızı bugün nasıl değerlendiriyorsunuz?
* Geriye dönüp baktığınızda ”çok iyi yazmışım” dediğiniz bir yazınızı paylaşacak olsanız bu hangisi olurdu? (Link bırakabilirsiniz)
* Okumuş olduğunuz yazıya siz neler eklemek istersiniz?
* Kendi yazılarınızı yeterince eleştirdiğinizi düşünüyor musunuz?

İlgili Yazılar:

  1. Eski Türk Filmleri Neden Tekrar Tekrar İzleniyor?
  2. Ölü Bloglar Derneği: Kapatılan Eski Bloglar Anısına!
PaylaşGönderPaylaş9Tweet5Paylaş1
Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Zamanın en değerli şey olduğuna inanır ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar. Hakkımda daha fazla..

Yorumlar 8

  1. Recep Hilmi TUFAN says:
    6 yıl önce

    Eski yazılarımı ben de zaman zaman okuyorum ve beğenmediklerim oluyor ancak hiçbirinde de bu sebepten dolayı silmeyi veya düzenlemeyi düşünmedim nedense.

    Yanıtla
    • Çıplak Yazar says:
      6 yıl önce

      Silmek yerine saklamak, ilerde değerlendirilmesi açısından elbette daha faydalı olabilir.

      Çünkü elinizde geçmiş – şimdiki zaman – gelecek kıyaslaması yapabileceğiniz somut bir doküman olmuş oluyor.

      Yanıtla
  2. Kenar Yazarı says:
    6 yıl önce

    Sayın yazar merhaba.

    Bloguma yaptığınız yorumlar sayfanızı ziyaret etme imkanı buldum. Yaklaşık 2-3 ay önce bloğunuza şans eseri rastlamış ve yazılarınızı okumuştum. Şimdi blogunuzu daha detaylı inceleme imkanım oldu. Temanız ve seçtiğimiz konular yerli yerinde. Özellikle blog temanız gerçekten özenle ve uyumlu tasarlanmış. Bundan sonra blogunuzu daha sık ziyaret edeceğim.

    Yazdığınız makale ile ilgili konuşacak olursam; belirli periyotlarda yazan bir blog yazarı olduğum ve geçmişte yazdıklarımın üzerine atarak yeni yazılar çıkarmaya çalıştığım için her zaman eski yazılarımdan daha kaliteli yazılar çıkardığımı düşünüyorum. Ama bu sözlerimi daha önce gazete yazarlığı yaptığın dönemdeki yazılardan ayrı tutuyorum.

    Gazetede yazılarının yayınlandığı dönem bloğuma bir süre ara vermiş ve gazete yazılarına odaklanmıştım. O dönem yazdığım yazıları araştırarak ve ince eleyip sık dokuyarak yazıyordum. Bu yüzden gazetede yayınlanan yazılarımın şimdi blogda yazdıklarımdan geri kalmayacağını belirtebilirim.

    Yanıtla
    • Çıplak Yazar says:
      6 yıl önce

      Merhaba Kenar Yazarı
      Üşenmeden ilk yorumumun ardından seni burada görmeyi aslında beklemiyordum. Ama iyi ki geldin, hoş geldin. Blog tasarımımı mümkün olduğunda okuyucu sıkmayacak şekilde düzenli tutmaya gerçekten gayret ediyorum. Yine de her türlü eleştiri ve öneriye de açık olduğumu belirtmek isterim.

      Biraz genelleme içeren bir yazı olduğunu ve bu yüzden tartışmaya açık olduğunu yazımın en başında zaten belirtmiştim. Ama sanırım siz birazcık bu genellemenin dışında (istisna) kalıyorsunuz. Çünkü gazete yazarlığı gerçekten farklı ve çok daha özen gerektiren bir iş. (diye tahmin ediyorum)

      Tahmin ediyorum çünkü: Her gazete okunmadığı gibi, her yazar da okunmuyor. Yalan haber, çarpıtmalar, vs.. Sanırım az çok anladınız ne demek istediğimi.

      Tekrardan hoş geldiniz diyorum ve sizi burada daha sık görmeyi umut ediyorum.

      Yanıtla
  3. Bir Edip says:
    4 yıl önce

    Güzel bir yazı olmuş. Kaleminize sağlık.

    Eski yazılarım ile yenilerini kıyaslıyorum bazen. Ama silmiyorum, blogdan kaldırmıyorum. Hatıra yazı olarak kalsın orada diyorum. Hatta şu günlerde elime bir yazı dizisi geçti kendime ait. Bir okulda duvar gazetesi için iki haftada bir yazdığım yazıları buldum arşivimde. Yakında onları da bloğa koymayı düşünüyorum. 25 yıl önce yazdığım yazılardan bahsediyorum. Kendi yazı geçmişimi başkaları da görsün istiyorum.

    Kendi yazılarımı yeterince eleştirmiyor olabilirim. Bunu okuyucu yapsın bence.

    Yorum yazma konusunda biraz üşengeç olsam da bloğunuzu sürekli takip ediyorum. Başarılar dilerim.

    Yanıtla
    • Çıplak Yazar says:
      4 yıl önce

      25 yıl boyunca gerçekten iyi saklamışsınız. Ben üç adet ajandamı sobaya atıp yakmıştım. (Hatırlamak istemediğim şeyler yazmışım çünkü çoğunlukla)

      Peki siz tekrar okuyunca neler hissettiniz?

      Eleştirmek ya da eleştirmemek değil de, daha çok ne kadar yanlış düşünüyormuşum dedirten paragraflarınız, şimdiki siz ile çelişen düşünceleriniz oldu mu?

      Onu merak ettim doğrusu.

      Yanıtla
  4. Deniz says:
    3 yıl önce

    Aynı durumdan yakınıyorum. Sanki hep daha iyisi olabilirmiş gibi geliyor. Ancak daha iyisini yapabilecek süremiz genellikle olmuyor. Dijital göçebe üzerine yazdığım yazıyı bırakabilirim.

    https://www.denizcakmak.com/dijital-gocebe-meslekleri-nelerdir/

    Yanıtla
  5. seyfi says:
    3 yıl önce

    Kesinlikle öyle bir his var. Eski yazılar o anı yaşamak için çok keyifli fakat tam olmuş hissi vermiyor. Bu nedenden silmeyi düşünmedim ama daha iyisi için çıkarımlar yapmak noktasında iyi bir deneyim. 🙂

    Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Son Yazılar

Kırılganlık

Kırık oyuncaklar sepeti

Tik tak, tik tak, tik tak

Bir sokağın hikayesi

Kırık Camlar Metaforu ve Bir Dondurma Kağıdının Tetikledikleri

Daha Fazla Göster

Neler olup bitiyor?

  • Namık - 2 hafta önce

    Kalemine sağlık

    Konu: Kırık oyuncaklar sepeti

  • Ali Demiral - 1 ay önce

    Katılıyorum; özel bir beklentiyle kaleme alınan yazılarda istenen etkileşim gelmeyince yazmaktan soğuyabilir insan. Oysa o konunun alıcısı illâki vardır. Yeter…

    Konu: Blog yazarlığında yapılan en büyük yanlış!

  • Aydoğdu Grup - 2 ay önce

    İnsan çoğunlukla içindekileri dökmek için yazar, akabinde rahatlama hissi gelir. Yazmak rahatlatıcı bir eylemdir. Bu güzel yazınız için çok teşekkürler

    Konu: İnsan neden yazar ki? | Yazan İnsanların Ortak Noktası Nedir?

  • Yıldız Tozuvar - 3 ay önce

    Ne mutlu... İçten gelen kahkahalarla dolan evler gibisi var mı!

    Konu: Bir sokağın hikayesi

  • Çıplak Yazar - 3 ay önce

    O sokakta gerçekten yürümeseydim belki böyle bir yazı da yazmayacaktım. İyi yanı şu ki, ben kahkaların olduğu eve girdim. Ama…

    Konu: Bir sokağın hikayesi

Müdavimler

  • Ece Evren (29 yorum) ⭐️
  • Begonvil Sokağı (28 yorum) ⭐️
  • Büşra Bayram (25 yorum) ⭐️
  • Yağmur Yağar (23 yorum) ☕
  • Kaystros Tyrha (23 yorum) ☕
  • Daha Mutlu Yaşam (21 yorum) ☕
  • Karga ve Kız (20 yorum) 👋
  • ELİF sarı (18 yorum) 👋
  • Değmesin Yağlı Boya (17 yorum) 👋

E-POSTA LİSTESİNE KATILIN!

Her yeni yazıdan anında haberiniz olsun.

Tanıtım Yazısı Yayınla
A Life Hastaneler Grubu

Sponsor İçerikler

Yazarlar İçin Sosyal Medya Stratejileri

Türkiye’nin En İyi Aspavası Seçildi

Adrasan

Yaz aylarının vazgeçilmezi Suluada!


Feedback
✉

© 2025 Çıplak Yazar | Kişisel Blog

  • MesajMesaj gönder
  • Abone olAbone ol
  • Kim neler demişKim neler demiş?
  • Ara
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

e © 2016 - 2020 Çıplak Yazar - Kişisel Blog & Kısa Hikayeler İçerikleri paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz!

"Bu site, kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikanızı inceleyebilirsiniz. Çerez kullanımını kabul ediyorsanız, 'Kabul Et' butonuna tıklayın."