• Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

Çıplak Yazar | Kişisel Blog

Takip et
Tülsü
Çıplak Yazar | Kişisel Blog
Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm.
Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
  • Günlük
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Ödüllü kısa filmler
    • Yabancı dizi önerileri
    • Tavsiye Filmler
  • Araştırma
  • Bloggess
    • Misafir Yazarlık & Konuk Olabileceğiniz Blog Listeleri
Çıplak Yazar | Kişisel Blog
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Günlük
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
  • Araştırma
  • Bloggess

Son iki gol

Çıplak Yazar Çıplak Yazar
17 Eylül 2017
Hikayelerim
5 dk.
A A
1

Ahmet 17 yaşında esmer, zayıf ve kısa saçlı bir çocuktu. Annesi babasının ikinci karısı ve babası da annesinin ikinci kocasıydı. İçinde doğmuş olduğu bu aile yapısı, daha önceden birer evlilik geçirmiş ve hayatının ikinci baharını yaşamaya karar veren insanlardan oluşuyordu. Fakat her ikisinin de daha önceki evliliklerinden çocukları olduğundan; hem anne tarafından, hem de baba tarafından üvey kardeşleri vardı. Kendisinin ise sadece bir yaş küçük kız kardeşi vardı. Babası 60 yaşlarında, annesi ise 50 sinde bir kadındı.

Annesi çoğunlukla çocuklarıyla ilgilenmeyen pasaklı ve geçimsiz bir kadındı. Öylesine pisti ki; evine oturmak için pek kimse gitmez, yaptığı yemeği yemez veya yatıya kalmazdı. Adam karısından memnun değildi. Fakat ikinci bir evlilikten iki çocuk sahibi olduktan ve yaşının hayli ilerlemiş olmasından dolayı, boşanmanın akıllıca bir karar olduğunu düşünmüyordu. Bu yüzden yaptığı tek şey sessizce ölümü beklemekti. Adamı endişelendiren tek şey sadece ardında bırakacağı iki çocuğuydu. İlk eşinden olan çocukları büyüyüp evlendiklerinden dolayı, onlar için pek endişe duymuyordu.

Adam çok geçmeden bir kaç yıl içinde hastalandı ve beklediği ölümü karşıladı.

Adamın ölümünün ardından, oturdukları evi satılığa çıkarmak üzere karar aldılar. Bu kararı elbette kadın tasvip etmemişti. Çünkü adamdan olan iki çocuğuyla birlikte bu evde yaşıyordu. Satılmasını talep eden ise, adamın ilk eşinden olan diğer çocuklarıydı. Çok geçmeden bir uzlaşma yoluna girdiler ve hep birlikte evin satılmasına karar verdiler.

Kadın evin satılan hissesinden yarısından fazlasını almıştı. O parayla kendisine bir ev alması gerekirdi ama, ev almak yerine parayı daha değerli işlerde kullandı. Önce lüks bir binaya taşındı. Ardından evdeki mobilyaları ve bir kaç eşyayı yeniledi. Hazıra dağ dayanmadığı gibi, zaman geçmeden koca evden kalan para da suyunu çekti. Geriye ise ne para, ne de ev kaldı. Sadece adamdan kalan emekli maaşı ile kıt kanaat geçinmeye başladılar. Çocuklar ise bir müddet sonra okula gitmek istemediklerini söyleyip bırakmışlardı.

Kadının tutumsuz harcamaları, elindeki parayı eritmekle kalmayıp kredi kartlarına da hayli borçlandırmıştı. Bu yüzden yaşlı annesini yanına alarak birlikte yaşamaya başladılar. Kadının annesi oldukça kilolu olması nedeniyle, yerinden kalkıp yürüyemiyordu. Ayakları balon gibi şiş ve yara içindeydi. Bu nedenle bakımı ise ayrı bir özen gerektiriyordu. Fakat tüm bunların yanında yaşlı kadının emekli maaşı ve devletin vermiş olduğu bakım aylığı da vardı. Kızının birlikte yaşamak istemesi ise sadece bu yüzdendi. Nitekim beklediği gibi de olmuştu. Yaşlı kadın evin kira, elektrik ve su gibi temel ihtiyaçlarını karşılamaya başladı. Bir kaç yıl bu şekilde birlikte yaşadılar. Fakat kadın, annesine daha fazla tahammül edemeyip bir gün kirasını ödemiş olduğu evinden kovdu.

Yaşlı kadın olan bitene anlam veremediği gibi üzüntü ve keder içinde günlerce ağladı. Çünkü öz kızı tarafından kendi kirasını ödediği evinden kovulmuştu. Kovulan kadına diğer kızlarından biri destek çıktı ve kendi yanına aldı. Her türlü bakımını üstlendiği gibi manevi ihtiyaçlarını da karşılamaya başladı. Aradan bir iki hafta geçtikten sonra evden kovan kızının bir adamla kaçtığını ve Ahmet ve kızı Arzu’yu terk ettiği haberini aldı.

Yaşlı kadın bu duruma çok üzüldüğü gibi, hastalığı arttı ve daha da halsiz düştü. Çocuklar telefonda ”annemiz gitti, bizi bıraktı” diye ağlarken aynı çaresizlik içinde kendisi de ağladı. Ahmet ve Arzu ilk zamanlar annesinin ilk eşinden olan ablasının yanına sığındılar. Ablası, Ahmet ve Arzu’yu pek sevmese de kocasının illegal işleri için kullanıyordu. Çünkü kocası daha önce hapse girip çıkmış bir uyuşturucu satıcısıydı. Zaman zaman içiyor ve çocuklara kötü davranıyordu. Arzu’yu kendilerine maddi bir kaynak olarak görüp işe koymuş, Ahmet’i ise uyuşturucu işinde kurye olarak kullanıyorlardı. Fakat Ahmet’in ne getirip götürdüğüne dair en ufak bir fikri bile yoktu.

Bir gün teyzeleri Ahmet ve Arzu’yu ziyarete geldi. Mutsuz olduklarını fark edince de yanlarına almak istedi. Ahmet ablasının olmadığı bir sırada teyzesine olan biten her şeyi anlattı.

– Bana bir şeyler veriyorlar, ben de götürüp karşılığında para alıyorum dedi.

Teyzesi de; adamın bir uyuşturucu satıcısı olduğunu bildiğinden, Ahmet’in ne iş yaptığını o an anladı. Daha sonra ablasını çağırarak yeğenlerini yanına almak istediğini söyledi. Ablası ilk başta karşı çıktı ve onları vermek istemedi. Fakat teyzeleri kurnaz bir kadındı. Çünkü onların ne iş yaptığını ifşa etmekle ve polise bildirmekle tehdit etti. Ablası bu tehdit karşısında afallamış ve bir şey diyememişti.

Daha sonra Ahmet ve Arzu anneannelerinin bulunduğu teyzesinin yanına gitti ve orada yaşamaya başladı.

Annelerinin gitmiş olmaları onları derinden sarmış ve mayhoş bir boşluğa itmişti. Ahmet okula gitmeyi bıraktığından bir işe girerek çalışmaya başladı. Arzu ise 16 yaşında olmasına rağmen görücüye çıktı.. Gelen görücüler uzaktan akrabalarıydı. Fakat Arzu daha çok küçüktü ve hâlâ bebeklerle oynuyordu. Anneannesi ve teyzesi biraz eski kafalı olduğundan,

– Verelim, yuvasını kursun. diye düşünüyordu.

Arzu ise hiçbir şeyin farkında değildi. Evlilik kararı sorulduğunda ise; sadece ”olur” diye cevap verdi.

Arzu’nun teyzesinin büyük kızlarından biri lafa karıştı :

– Bu yaşta bu çocuk nasıl ev kadını olacak? Evini nasıl çekip çevirecek? diyerek böyle bir evliliğin karşısında durdu.

Haklıydı da!

Çünkü ileride mutsuz olmasının yanı sıra, evlilik için çok erken bir yaş olduğunu düşünüp, bu kararı onayladığı taktirde ileride vicdan azabı duyacağına inanıyordu.

Fakat çabaları fayda etmedi ve Arzu’yu, kendisini istemeye gelen uzak akrabalarına verdiler. Üvey kardeşlerine de davetiye yollamışlardı ama hiçbiri bu düğüne gelmedi ve sonrasında Ahmet ve Arzu’yu hiç aramadılar.

Aradan yıllar geçti..

Anneanneleri ölmüş ve teyzeleri oldukça yaşlanmıştı.

Ahmet 28’ine Arzu ise 27’sine basmıştı.

Arzu’nun evliliği kötü olmadı, fakat ardında yaşayamadığı bir çocukluk bıraktı. Ahmet ise; çırak olarak girdiği lokanta dükkanında usta olup, ardından kendi küçük dükkanını açtı.

Ahmet dükkanı açtığında kazandığı ilk parayı çerçeveletip duvara astı. O an tebessüm içinde hayata karşı ilk golünü attığına inanıyordu. Çünkü babasının ölümü, annesinin onları terk etmesi ve üvey kardeşlerinin yıllarca arayıp sormaması bir yana Arzun’nun çocuk yaşta evlenmesini; hayata 3-0’lık bir yenilgi ile başlangıç yaptığını düşündürmüştü.

Geriye ise sadece son 2 gol kalmıştı.

(Umarım bir gün atarsın Ahmet)

 

İlgili Yazılar:

  1. Bizden Çiçek Olmaz
  2. Kitap Hırsızı
PaylaşGönderPaylaş5Tweet3Paylaş1
Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Zamanın en değerli şey olduğuna inanır ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar. Hakkımda daha fazla..

Benzer Yazılar

en büyük başgan bizim başgan
Hikayelerim

En büyük başgan bizim başgan!

22 Eylül 2023
364
seksi olmayan bacak
Hikayelerim

Seksi olmayan bacak

18 Ağustos 2023
492
100 kelimelik hikaye
100 kelimelik hikaye

Gürültülü Masa | 100 Kelimelik Hikâye

17 Ağustos 2021
1.4k

Yorumlar 1

  1. kahve telvesi says:
    8 yıl önce

    Her öykü böyle mutlu sonla bitse keşke….

    0
    Yanıtla

Bir diyeceğim var! Yanıtı iptal et

Neler olup bitiyor?

  • Mustafa - 1 hafta önce

    Kitap gerçekten ilgi çekici görünüyor. Bu yazıyı okurken istemsizce aklıma şeker portakalı ve zeze geldi 🙂

     🐦Bana Kuşlar Söyledi Üzerine - Yekta Kopan

  • Evren - 2 hafta önce

    Yılda iki yüz bin TL! Ah keşke 🙂 Benim Instagram DM, bu ve benzeri sorularla dolu. İnsanların blog açmayı hâlâ…

     ⁉"Ya geber ya da yaz!"

  • Evren - 3 hafta önce

    Yazarların yazma ve okuma süreçleri hep ilgimi çeker, bu yazın da bu sebeple benim için çok değerliydi. Ferit Edgü’den Woolf’a,…

     ⁉"Ya geber ya da yaz!"

  • Mustafa - 4 hafta önce

    1deliningunlukleri blogunu hatırlıyorum. o zamanda takip ederdim o blogu. o blog sizindi demek. bunu bilmiyordum 🙂 bir ara birde hunili…

     Hayatta Bir Şeyleri Hep <strong>Yarım Bıra-</strong>

  • Mustafa - 4 hafta önce

    teşekkür ederim <3 ^^

     Düşündüm de!

Müdavim Dostlar

  • Ece Evren (29 yorum)🌼
  • Begonvil Sokağı (28 yorum)🌼
  • Büşra Bayram (25 yorum)🌼
  • Yağmur Yağar (23 yorum)🍀
  • Kaystros Tyrha (23 yorum)🍀
  • Daha Mutlu Yaşam (21 yorum)☘️
  • Karga ve Kız (20 yorum)☘️
  • ELİF sarı (18 yorum)🌱
  • Değmesin Yağlı Boya (17 yorum)🌱
Dekor Görseli

BURAYI SEVDİN Mİ?

Abone ol, iletişimde kalalım.

✉️
A Life Hastaneler Grubu
Tanıtım Yazısı Yayınla

Tüm içerikler Creative Commons BY-NC-ND 4.0 lisansı ile korunmaktadır.
Kaynak göstererek paylaşabilirsiniz | Ticari amaçla kullanılamaz | İçerikler değiştirilemez

  • MesajMesaj gönder
  • Abone olAbone ol
  • Kim neler demişKim neler demiş?
  • Ara

Sponsor İçerikler

Yazarlar İçin Sosyal Medya Stratejileri

Türkiye’nin En İyi Aspavası Seçildi

Adrasan

kişisel blog yazıları Tanıtım Yazısı - Siteniz burada görünsün!

Yaz aylarının vazgeçilmezi Suluada!


Feedback
✉

© 2025 ciplakyazar.com | Kişisel Blog

  • Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim
Mail abonesi ol

© 2025 Çıplak Yazar - Kişisel Blog - Çıplak Yazar - Kişisel Blog

"Bu site, kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikanızı inceleyebilirsiniz. Çerez kullanımını kabul ediyorsanız, 'Kabul Et' butonuna tıklayın."