Dedim ya en başta burası Duvar ve herhangi bir konu kısıtlaması yok diye. Şu an tam da Duvar’ın hakkını vermek üzere iş dünyasından bir konuya değinmek istedim.
Evet konu başlığından da anlayacağınız üzere hepimizin hayatının bir döneminde deneyimlediği ve iş hayatına yeni atılmak üzere olan genç arkadaşlarımızın deneyimleyeceği iş görüşmelerindeki maaş beklentisi sorusu.
Ne kadar maaş istiyorsunuz, sizi neden işe alalım gibi IK’cıların şaşırtmalı ve bazen de cevabı şıklarda gizli olan bu dandik sorularından açıkçası hiç haz etmiyorum. Sizi neden işe alalım sorusu mesela? Abi bir saat görüşme yapmışız ve kendimi sana anlatmışım, önünde üç sayfalık cv var. Yani onu da mı bana soruyorsun? Beni niye işe alasın? Niye almayasın diye cevap verip ortalığı iyice bulandırası geliyor insanın. Neyse asıl konumuz olan maaş beklentisi sorulmalı mı mevzusuna dönelim.
Benim gibi düşünmeyen arkadaşlar olabilir ki bunu gayet anlayışla karşılarım. Ama ben sevmiyorum bu soruyu. Sebebine gelecek olursak onu da anlatayım. Gözünüzde bir canlandırın o iş görüşmesini şimdi.
Yol, yemek ıvır zıvır tüm şartlar konuşulmuş, yapılacak iş belli, işin piyasası belli, adamın cv si ortada ve adam da kendi deneyimini biliyor ve yine buna dayanarak akla ve mantığa yatkın bir rakam söylüyor. Evet ben şu kadar istiyorum diye. İşveren ya da İK cı nın bu maaş beklentisini kabul ettiği görülmemiştir. İlla bir kıllık yaparlar. Bu kıllık da genellikle biz o kadar veremeyiz, şu kadar verebiliriz üzerinedir. İyi de kardeşim madem o kadar verebiliyordun, verebilecektin… Bana niye beklentimi soruyorsun o zaman saçma değil mi? Ben kendi değerimi ne kadar biliyorum ya da kendi potansiyelimin ne kadar farkındayım testi falan mı bu?
Olayın bir de işveren açısından perde arkasına bakalım. Yapılacak iş belli, alınacak kişinin deneyimi belli, ayrılan bütçe (verilecek maaş) belli, hani şu biz o kadar veremeyiz şu kadar verebiliriz diye gizli tutulan miktar. Hahh tam bu noktada karşınızdaki işe alacağınız elaman size daha düşük bir rakam söyleyince ne oluyor mesela?
Siz 10.000 olarak planlamışsınız. Elaman geldi maaş beklentim 8.000 dedi. Ne oluyor bu durumda bana bir anlatın. Yaaa canım kardeşim biz bu iş için 10.000 düşünmüştük zaten 8.000 de yetmez sana gel 10.000’e başla mı diyecekler? Hiç sanmıyorum. Hatta işin biraz daha kurnazlığına kaçıp 8.000 beklentiyi duyduktan sonra, yaa biz aslında 7.000 verebiliriz, bu iş için de o kadar bütçe ayırmıştık deyip sizi 7.500 e bağlarlar.
İş hayatı bana göre cidden kurtlar sofrası. O yüzden iş görüşmesinde maaş beklentisi sorusuna cevap arıyorsanız bence en başta samimi olun, sonra da bu cevabı yapıştırın gitsin. Ama beklentinizi nasıl hesapladığınızı da ufaktan çıtlatın ki, karşınızdaki biraz empati yapabilsin.
Benim açıklamam bu şekilde. Aksini savunan aslında maaş beklentisi ne kadar diye sorulması lazım diyen varsa buyursun anlatsın hep beraber aydınlanalım. Ya da bu konuyu burada sonsuza kadar kapatalım.
Nizamettin Gümüş - 1 ay önce
Yazınızın, kırık camlar metaforu üzerinden toplumsal düzen ve bireysel sorumluluk konularını ele alması oldukça düşündürücü. Küçük bir dondurma kâğıdının, aslında…
Konu: Kırık Camlar Metaforu ve Bir Dondurma Kağıdının Tetikledikleri