• Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog

News
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm.
Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Takip Et
  • Gündelik
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Hikâyeler
  • Yazar Atölyesi
  • Sinemaskop
  • Yaşam ve İnsan
  • Araştırma
İnsan geçmişe neden özlem duyar?

İnsan geçmişe neden özlem duyar?

İnsan geçmişe neden özlem duyar ki?

Çıplak Yazar by Çıplak Yazar
24 Şubat 2017
2 dk.
A A

Dizlerimi yaraladığım çocukluk yıllarımı özledim bugün. Garip, aptalca, anlamsız gelen her şeyi özledim. İnsan belirli bir yaşa gelince hafızasında pek bir şey kalmıyor. Fakat bazı şeyler hiç ama hiç silinmiyor. Başımı kaldırıp gökyüzüne baktığımda havanın yıllar önceki aynı kokusunu hissettim. Gökyüzü aynı gökyüzü, soluduğum hava aynı havaydı. Biraz daha zorlasam sokaktan geçen insanlar ve arabaları bana bir dejavu yaşatması için zorlayabilirdim belki.

İnsan geçmişe neden özlem duyar ki?

Eski filmler niye çok güzeldi? Ya da klişe dediğimiz eski bayramlar.. Parkasıyla ölüme giden adamları neden hep özleriz? Ruhumu sızlatan bir yanı var bu karmaşık duyguların. Çünkü özlenen her şey burukluğu da beraberinde getiriyor. Çoktan geçmiş ve bitmiş diye ağız ucuyla dile getirdiğimizde ne de kolay söyleriz aslında. Ama özlemekten de kendimizi alıkoyamayız. Her şey söylendiği kadar kolay olsaydı, kolayca unutulur bir çırpıda geçer giderdi. Geçmesin! Ara ara uğrasın inceden inceden sızlatsın sonra yine gitsin. Ama hep gelsin.

Hayatına bak!

İleriye, hep ileriye diye nasihatler verir bazıları. Onlar bile aynı özlemi duyarlar halbuki. Eski türkülerin ve sözlerin, sıcacık samimi insanların, temiz aşkların özlemini. Kafka gibi sevmek ya da seveni görmek isteriz.. Ama bir türlü kendimiz Kafka olmayı beceremeyiz. Tıpkı Milena olmayı beceremediğimiz gibi.. Filmlerdeki gibi işte.. Ne diyordu boyacı Halil? Ben sizin resminize aşığım! O insanları görmeyi isteriz işte. Gerçekten özleriz çünkü.

Sevmek zamanı mı geçti, biz mi geçtik yoksa o zamanın içinden?

Hayat, yavru bir kedinin oyun oynadığı iplik yumağı gibi.  Hem karmaşık, hem tek bir parça.. Damakta kalan eski bir tat, ya da bir koku gibi gizli her şey. O gizli kokuları özleriz. (Yazar bir sigara yaktı) Hayatta kalma mücadelesinde aldığımız fiziksel darbeler, birer hatıra gibi belki küçük izler bırakır bedenimizde. Peki ya kalbimiz? İşlevi kan pompalamak olan bir organ işte.. diyesim gelse de diyemediğim kalbimiz? Keşke ne sen sor, ne ben söyleyeyim diye kenara atılabilecek bir şey olsaydı.

Değil!

Herkesin yüreği biraz nasırlıdır!

Özlemler de o nasırlardan yalnızca biri. Olgun insan deriz ya hani, ortada olan aslında olgun bir yürektir. Yoksa yürek herkeste var abicim. Ama bir bak bakalım ne kadar özlemle dolu, ne kadar yaralı? Görebilirsen tabi.

Bir ağaç gölgesinde kaygısızca uzanıp, serin serin esen havanın verdiği huzuru düşledim bugün. Gece vakti bir yıldıza takıldı gözüm. Aynı yıldıza kim bilir kaç kişi uzun uzun bakıp da, bir şeyler geçirdi içinden diye o insanları düşledim.

Hatta belki de birisi şöyle bir şey geçirmiştir içinden :
Her şeye rağmen, hayatta olmanın verdiği his ile yüzümde oluşan tebessümü kendimden gizleyemiyorum.

Gökyüzü aynı gökyüzüydü çünkü. Asırlardır yağmakta olan yağmur, tenimizi ısıtan güneş aynı. Bizim dışımızda hiçbiri değişmedi. Yağmurdan sonra gelen toprak kokusunun, bizden öncekileri de mest ettiğine şüphem yok. Belki o kokuda hissedilen duygular da aynıdır kim bilir? Benzer yalnızlığa ya da mutluluğa şahit olmuşlardır.

Bugün bir çok şeyi özledim.

Bu diyardan gelip geçen koca yürekli insanları özledim.

Her şeyden biraz kalır, diyordu hayat… Kavanozda biraz kahve, kutuda bir kaç sigara, insanda biraz acı.

İlgili Yazılar:

  1. İnsan neden yazar ki? | Yazan İnsanların Ortak Noktası Nedir?
  2. Mezarlık gülleri : Mezarlıkta Gül Neden Olmaz ki?
PaylaşGönderPaylaş10Tweet7Paylaş2
Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Ölümü sık düşünür ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar. Hakkımda daha fazla..

Yorumlar 2

  1. Begonvil Sokağı says:
    8 yıl önce

    Yüreği nasır olmayan ham kalmıştır, olmamıştır. Nasır kaba, sert, bozulmuşluk değil aksine yaşanmışlık, acıları bile tecrübe diye artı tarafa koymaktır/koyabilmektir. Hayat güzeldir kısaca, çünkü geçici değil tükenmezdir. Bizden değil bize verilen sonsuzluktur. Saydıklarınız ve hiç değişmeden duruyor dedikleriniz bize verilen sayfada üzerine yazdıklarımızın sayfa süsü ya da mürekkebi gibi. Özlem cesedimizle ruhumuzun hasbihal etmesidir bir nevi.. Kalp nasır tuttukça belki kabuk olur o nasır da korur onu, bilinmez..

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Yorumunuzu kendi yazımdan daha çok beğendim.

      Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Son Yazılar

Kırılganlık

Kırık oyuncaklar sepeti

Tik tak, tik tak, tik tak

Bir sokağın hikayesi

Kırık Camlar Metaforu ve Bir Dondurma Kağıdının Tetikledikleri

Daha Fazla Göster

Neler olup bitiyor?

  • Namık - 2 hafta önce

    Kalemine sağlık

     Kırık oyuncaklar sepeti

  • Ali Demiral - 1 ay önce

    Katılıyorum; özel bir beklentiyle kaleme alınan yazılarda istenen etkileşim gelmeyince yazmaktan soğuyabilir insan. Oysa o konunun alıcısı illâki vardır. Yeter…

     Blog yazarlığında yapılan en büyük yanlış!

  • Aydoğdu Grup - 2 ay önce

    İnsan çoğunlukla içindekileri dökmek için yazar, akabinde rahatlama hissi gelir. Yazmak rahatlatıcı bir eylemdir. Bu güzel yazınız için çok teşekkürler

     İnsan neden yazar ki? | Yazan İnsanların Ortak Noktası Nedir?

  • Yıldız Tozuvar - 3 ay önce

    Ne mutlu... İçten gelen kahkahalarla dolan evler gibisi var mı!

     Bir sokağın hikayesi

  • Çıplak Yazar - 3 ay önce

    O sokakta gerçekten yürümeseydim belki böyle bir yazı da yazmayacaktım. İyi yanı şu ki, ben kahkaların olduğu eve girdim. Ama…

     Bir sokağın hikayesi

Müdavimler

  • Ece Evren (29 yorum) ⭐️
  • Begonvil Sokağı (28 yorum) ⭐️
  • Büşra Bayram (25 yorum) ⭐️
  • Yağmur Yağar (23 yorum) ☕
  • Kaystros Tyrha (23 yorum) ☕
  • Daha Mutlu Yaşam (21 yorum) ☕
  • Karga ve Kız (20 yorum) 👋
  • ELİF sarı (18 yorum) 👋
  • Değmesin Yağlı Boya (17 yorum) 👋

E-POSTA LİSTESİNE KATILIN!

Her yeni yazıdan anında haberiniz olsun.

Tanıtım Yazısı Yayınla
A Life Hastaneler Grubu

Sponsor İçerikler

Yazarlar İçin Sosyal Medya Stratejileri

Türkiye’nin En İyi Aspavası Seçildi

Adrasan

Yaz aylarının vazgeçilmezi Suluada!


Feedback
✉

© 2025 Çıplak Yazar | Kişisel Blog

  • MesajMesaj gönder
  • Abone olAbone ol
  • Kim neler demişKim neler demiş?
  • Ara
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

e © 2016 - 2020 Çıplak Yazar - Kişisel Blog & Kısa Hikayeler İçerikleri paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz!

"Bu site, kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikanızı inceleyebilirsiniz. Çerez kullanımını kabul ediyorsanız, 'Kabul Et' butonuna tıklayın."