• Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog

News
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm.
Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Takip Et
  • Gündelik
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Hikâyeler
  • Yazar Atölyesi
  • Sinemaskop
  • Yaşam ve İnsan
  • Araştırma

Kısa Hikaye: Merhumu Nasıl Bileceğiz?

Çıplak Yazar by Çıplak Yazar
18 Şubat 2020
2 dk.
A A

Bu blogda yer alan kısa hikaye ve uzun hikayeler izinsiz olarak alınamaz ve başka bir yerde yayınlanamaz! Dram, bilim kurgu, gerilim, korku, hayatın içinden, çocuk hikayeleri, kısa hikayeler ve daha fazlası için hikaye kategorisini ziyaret edebilirsiniz.

Merhumu Nasıl Bileceğiz?

Bu olayı bir yerde anlattığımı duysalar sanırım herkes bana yalancı derdi. Amma ve lakin birilerine anlatmaktan imtina etsem de, bu durumdan pek hoşnut olduğum söylenemez.

Efendim bizim buralarda han hamam sahibi, zengin mi zengin, karıya kıza ve kumara düşkün bir Remzi efendi yaşardı. Kendisi bu diyar-ı alemden göçüp gitmesine gitti ama, ölümü de hayatı gibi bir hayli olaylı oldu. Bizim Remzi efendi; ardında iki babayiğit oğlan, üç de kız bıraktı. Tabi onca malı mülkü de bu beş çocuğa kaldı.

Büyük oğlan Hüseyin, babasının huyları ve alışkanlıklarıyla tam bir kopyasıydı. Hani babasının oğlu deriz ya, tam da bizim Hüseyin’e uyan bir laftı bu. Küçük oğlan Üzeyir ise, büyüğün aksine doğrucu davuttu. Nerede bir haksızlık görse muhalefet olur, garibanı gözetir, mazlumu savunurdu. Öyle zannediyorum ki ağabey Hüseyin’le de, aralarında pek fazla bir yaş farkı yoktu.
Ancak ne var ki bu arsız Hüseyin, kardeşi Üzeyir’i hep hırpalar, ulu orta yerde tekme tokat dövmekten sakınmazdı. Ettiği küfürler ise yenilir yutulur cinsten değildi.

***

Bizim Remzi efendinin vefat ettiği zaman da yine bir kıyamet kopmuştu ki, tabiri caizse o gün bizim kasabada harp oldu.

Büyük oğlan Hüseyin; babası gibi gösterişi ve şatafatı sevdiğinden, babasının tabutunu da üstü cilalı, özel bir ceviz ağacından yaptırmak istemiş. Sırf bununla kalsa iyi ya, mezarı da yetişkin bir adamın boyunu aşacak cinsten üç metre yükseklikte olacakmış.

Doğrusu bu yaşıma kadar böyle bir şeyi ne duydum, ne de gördüm. Babası olacak rahmetsiz şayet dirilecek olup oğlunun tüm bu yaptıklarını görseydi, eminim o gösterişli tabutuna, gösterişli bir edayla girerdi.

Üstelik İmam efendi de bu duruma ”hiç olur mu Hüseyin Bey” gibisinden çıkışacak olmuş ama, bakmış ki bu deli Hüseyin’in ne yapacağı pek belli olmaz diyerek, kararsız ve istemsiz bir yüz ifadesiyle ”olur” demek zorunda kalmış. Bu olay kısa sürede yayılınca, herkes Hüseyin’e karşı tavır aldı.

Bu tavır alanlardan biri de bendim. Ama en büyük tepki kardeşi Üzeyir’den geldi. Ulu orta yaka paça birbirlerine öyle girdiler ki, bu zamana kadar o tıfıl Üzeyir’i hiç böyle bilmezdik.

***

Meğer o korkak, tıfıl dediğimiz Üzeyir bir arslan parçasıymış da bizim haberimiz yokmuş. Ağabeyi Hüseyin’e öylesine hiddetli yumruklar attı ki, adamcağız ayaklarımızın dibine yığıldı. Bir kaç kişi Hüseyin’in korkusundan omuzundan tutup kaldıracak gibi oldu ama Üzeyir bağırıverdi:

Dokunmayın!

Kimse dokunmayacak ona!

Dediğini yaptık ve Hüseyin’e hiçbirimiz dokunmadık. Ama bu Üzeyir korkusundan değil, tam aksine Üzeyir sevgi ve saygısındandı.

Ortalık yatışıp, kalabalık biraz dağılınca Hüseyin’in yerden zoraki kalkarak toz içinde kalan üstünü başını silkelediğini, daha sonra patlayan dudağının kenarındaki kanı sildiğini gördük.

Ertesi sabah öğle namazına müteakip, Remzi efendinin cenaze namazı kılınacaktı.
Kılınmasına kılınacaktı ama ortada ne tabut, ne de Hüseyin vardı.

Merhumu nasıl bileceğiz?

İlgili Yazılar:

  1. Berberin Çırağı: Kısa Hikâye
  2. Kısa Hikaye Örnekleri (1 Dakikalık Anlamlı Hikayeler)
PaylaşGönderPaylaş18Tweet11Paylaş3
Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Zamanın en değerli şey olduğuna inanır ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar. Hakkımda daha fazla..

Yorumlar 7

  1. ekransayfa blog says:
    5 yıl önce

    bilemedim 🙂

    Yanıtla
  2. Pediatri Portalı says:
    5 yıl önce

    Ben de bilemedim..

    Yanıtla
  3. Ali Varol says:
    5 yıl önce

    Güzel bir anlatım. Benim hoşuma gitti. Yazarımızın eline sağlık.
    Hikaye burada bitiyor mu? Bence bitmiyor. Ama bitmemesi daha iyi değil mi? Sonradan olacakları da okuyucu kendi kurgulasın.

    Yanıtla
    • Çıplak Yazar says:
      5 yıl önce

      Özellikle burada bitirmek istedim aslında.
      Yoksa hikayenin daha uzun yazmak için yeterli potansiyeli olduğunun farkındayım.
      Ancak o zaman da ”kısa hikaye” olmaktan çıkıyor.

      Yanıtla
  4. loveandsmile says:
    5 yıl önce

    devamııııı ?

    Yanıtla
    • Çıplak Yazar says:
      5 yıl önce

      Yukarıda vermiş olduğum cevapta da belirttiğim gibi hikayeyi böyle bitirmek istedim.

      Ama kesinlikle bir devamı olması gerektiğini düşünüyorsanız, o halde size soruyorum.

      Siz olsaydınız bu hikayeye nasıl devam ederdiniz?

      Yanıtla
  5. Necati Badem Bekdemir says:
    2 yıl önce

    Hüseyin de durur mu? Yapıştırmış cevabı; “Babamın öldüğüne inanıyorsunuz da, tabutu sahibinden.com’a ilana koyduğuma neden inanmıyorsunuz?”

    [siz de bu alana reklam verebilirsiniz]

    Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Son Yazılar

Kırılganlık

Kırık oyuncaklar sepeti

Tik tak, tik tak, tik tak

Bir sokağın hikayesi

Kırık Camlar Metaforu ve Bir Dondurma Kağıdının Tetikledikleri

Daha Fazla Göster

Neler olup bitiyor?

  • Hızlı Yazar - 2 hafta önce

    Selam Dostum, Yazı konusu güzel, yazının içeriği güzel. Geriye kalan güzel bir yorumla yazıyı ve yazarı selamlamak. İnsan neden yazar?…

     İnsan neden yazar ki? | Yazan İnsanların Ortak Noktası Nedir?

  • cooq.co - 3 hafta önce

    Areka palmiyesiyle ilgili bu detaylı ve bilgilendirici yazı için teşekkürler! Ev dekorasyonunda yeşil bitkilerin önemi gerçekten büyük. Areka palmiyesi, hem…

     Ev Dekorasyonlarının Olmazsa Olmazı Yeşil Bitkiler

  • Çıplak Yazar - 3 hafta önce

    Bu da ilginç bir sohbet olmuş gerçekten. Dilerim bu kırılganlığı bir şekilde atlatırsınız.

     Kırılganlık

  • aysel kılıçaslan çelebi - 3 hafta önce

    sizi çok iyi anlıyorum aynı duyguları bende yaşadım hatta bir süre yazmaktan uzaklaştım akabinde yapay zekaya şu soruyu sordum "bu…

     Kırılganlık

  • Çıplak Yazar - 3 hafta önce

    Eve gidince haliyle afacanlara ve eşine de zaman ayırman gerekiyor. Ben de bir baba olduğum için seni çok iyi anlıyorum.…

     Siz Ne Biçim Yazar - sınız? (Bir soru, bir cevap, biraz da şarap)

Müdavimler

  • Ece Evren (29 yorum) ⭐️
  • Begonvil Sokağı (28 yorum) ⭐️
  • Büşra Bayram (25 yorum) ⭐️
  • Yağmur Yağar (23 yorum) ☕
  • Kaystros Tyrha (23 yorum) ☕
  • Daha Mutlu Yaşam (21 yorum) ☕
  • Karga ve Kız (20 yorum) 👋
  • ELİF sarı (18 yorum) 👋
  • Değmesin Yağlı Boya (17 yorum) 👋

E-POSTA LİSTESİNE KATILIN!

Her yeni yazıdan anında haberiniz olsun.

Tanıtım Yazısı Yayınla
A Life Hastaneler Grubu

Sponsor İçerikler

Yazarlar İçin Sosyal Medya Stratejileri

Türkiye’nin En İyi Aspavası Seçildi

Adrasan

Yaz aylarının vazgeçilmezi Suluada!


Feedback
✉

© 2025Çıplak Yazar | Kişisel Blog

  • MesajMesaj gönder
  • Abone olAbone ol
  • Kim neler demişKim neler demiş?
  • Ara
Bu sitedeki tüm yazılar ve içerikler, aksi belirtilmedikçe, Creative Commons Atıf-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile korunmaktadır.
Kaynak göstererek paylaşabilirsiniz. | Ticari amaçla kullanılamaz. | İçerikler değiştirilemez veya türev eser haline getirilemez.
Creative Commons Lisansı
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

e © 2016 - 2020 Çıplak Yazar - Kişisel Blog & Kısa Hikayeler İçerikleri paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz!

"Bu site, kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikanızı inceleyebilirsiniz. Çerez kullanımını kabul ediyorsanız, 'Kabul Et' butonuna tıklayın."