”Başkalarının zavallılığına bakıp, kendi haline şükredenlerden tiksiniyorum” demiş Dostoyevski.
Çocukluğumuzdan beri bizlere, ait olduğumuz din ve inanç çerçevesi içinde şükretmemiz gerektiği öğretilir. Yemek sonrası şükretmek, bir kazayı ucuz atlatınca şükretmek, para kazanınca şükretmek. Kısaca günlük hayatımızın bir çok alanında şükretmek.
Fakat bu şükretme durumunun farklı bir boyutu vardır ki, o da Dostoyevski’nin de dediği gibi kendinden daha kötü durumda olanlara bakarak şükretme halidir. Belki de şükretmelerin en iğrenç olanıdır bu. Geçmişten gelen bir öğreti ve alışkanlıkları üst üste koyduğunuz zaman, bu duygunun insan denilen varlığın özüne default olarak kodlandığını daha iyi anlarsınız.
Çok şükür sen öyle değilsin…
Eğer karnın tok ise; açları düşün. Eğer ısınabildiğin bir evin varsa; soğukta olanları düşün. Eğer işin varsa; işsiz olanları düşün. Eğer sağlığın yerindeyse; hasta olanları düşün.
Düşün… Ve şükret!
Ancak yukarıda saydıklarımızı kendisine bakılıp şükrettiğimiz insanlar açısından empati yaparak düşünürsek ortaya çok farklı bir durum çıkıyor.
Eğer aç isen …..
Eğer evin de yoksa …..
Eğer işsizsen …..
Eğer sağlığını da kaybetmişsen ….
Neye ve kime bakarak şükredeceğim sorusu karşımıza çıkmaktadır. Muhtemelen bu durumda olan insanlar için de, şükür edebileceği daha kötü durumda olan insanlara bakmaları gerektiği söylenecektir. Ancak siz birbirinin hallerine bakıp şükredenler arasında çoktan sınıf değiştirdiğiniz ve level kaybettiğiniz için, etrafınızda haline bakarak şükredebileceğiniz insan sayısında inanılmaz bir azalma olacaktır. Bununla da kalmayıp, artık insanlar sizin durumunuza bakıp kendi hallerine şükretme içine gireceklerdir.
Düşünsenize etrafınızda sürekli sizin halinize bakarak kendi haline şükreden insanlar olduğunu…
O zaman ne yapacaksınız? Gerçekten etrafınızda şükredebilmek için daha da acınası durumda olan insanlar mı arayacaksınız, yoksa o anda isyan mı edeceksiniz?
Kaçınılmaz ve gerçek olarak etrafınızda kimse kalmadığı için şükretmekten vazgeçerek isyan edeceksiniz. Çünkü isyan etmeye hakkınız olduğunu hissedeceksiniz.
Şükretmek kötü değildir!
Kötü olan başkalarının haline bakarak şükretmektir.
Nizamettin Gümüş - 1 ay önce
Yazınızın, kırık camlar metaforu üzerinden toplumsal düzen ve bireysel sorumluluk konularını ele alması oldukça düşündürücü. Küçük bir dondurma kâğıdının, aslında…
Konu: Kırık Camlar Metaforu ve Bir Dondurma Kağıdının Tetikledikleri