• Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog

News
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Uykudan uyandığım bazı sabahlar, dünyayı değiştirebileceğimi düşünürdüm.
Sonrasında çorabımın diğer tekini ararken bulurdum kendimi.
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Gündelik
    • Aforizmalar
    • Gece Yazıları
  • Hikayeler
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Yaşam ve İnsan
  • Sinemaskop
    • Sinema yazılarım
    • Kısa Filmler
    • Netflix Dizileri
  • Araştırma
  • Bloggess
Çıplak Yazar | Özgün Yazılar ve Denemeler - Kişisel Blog
Takip Et
  • Gündelik
  • Deneme
  • Eleştiri
  • Mizah
  • Hikâyeler
  • Yazar Atölyesi
  • Sinemaskop
  • Yaşam ve İnsan
  • Araştırma
Kişilik oluşumunda toplumun etkisi

Kişilik oluşumunda toplumun etkisi

Kişilik Oluşumunda Toplumun Etkisi

Çıplak Yazar by Çıplak Yazar
1 Aralık 2016
3 dk.
A A

Bir bireyin kişilik oluşumunu etkileyen en önemli hususlardan biri, şüphesiz o bireyin içinde yaşadığı toplumdur. İlk olarak aile ile başlayan kişilik oluşumu, toplum yapısıyla tamamlanır. Çünkü toplum, aileyi de kapsadığından, sonkişilik gelişimi aşaması olarak görülür.  

İlgili Yazı: Jung Kişilik Kuramı ve Kişilik Testleri

Toplumun kişilik oluşumu üzerindeki etkisi

Bugün sizlere iş dönüşü bir otobüs yolculuğu yazısı daha yazıyorum. Yılın son ayının ilk günü ve ilk yazısı. Mozart’ın şu şarkısı eşliğinde giriş bölümünü bitirmek üzereyim. Çocuğunu özel okuldan alıp devlet okuluna vermek zorunda kalan bir arkadaşımın anlattıkları üzerine çok düşündüm bugün. Garip olan şey ise, çocuğun okula gidince günaydın, nasılsınız arkadaşlar gibi kibar-efendi konuşmasının ardından arkadaşları tarafından (kibar feyzo) yakıştırmasının yapılmasıydı. Çocuk için yeni bir okul ve yeni arkadaşların ne kadar zor olduğundan bahsetmeyeceğim, zira bunu tahmin edersiniz diye umuyorum. Fakat şunu çok iyi biliyordum ki, çocuğun arkadaşlarından aldığı tepki neticesinde önünde iki seçenek kalıyor. Ya böyle olmaya devam edecek ve kendisine söylenen her türlü şeye aldırış etmeyecek, ki bu bir çocuk hatta yetişkin için bile zordur. Ya da arkadaşlarına ayak uydurup sözde kibar feyzoluktan vazgeçecektir. Çünkü dışlanma hissi, insana yaptığı şey doğru ya da güzel olsa bile onu yanlış bir şeymiş gibi hissettirir. İnsan da bu dışlanmaya karşı koyacak gücü bulamadığından ya da mücadele etmekten vazgeçtiğinden topluma ayak uydurmaya başlar.

Orman çocuğu adlı hikayeyi hepimiz biliriz

Bu yüzden aslında hepimiz ta çocuk yaşlardan itibaren, topluma göre şekilleniyor ve birer kimlik kazanıyoruz. Orman çocuğu adlı hikayeyi hepimiz biliriz. Bir çocuk ormanda tek başına kalır ve hayvanlar tarafından büyütülür. Neticesinde ise; çocuk büyüdüğü zaman hayvanlarla bir şekilde iletişim kurmayı öğrenir ve ormanın zor şartlarına ayak uydurur. İşte toplumda biz insanlar için bu orman niteliğini taşıyor.

Doğuda kar kış demeden okuyabilmek için yırtık ayakkabılar ile okula gitmeye çalışan çocuklar varken, batıda başka bir çocuk servisim bugün gelmedi ya da şoförümüzün arabası arızalandı diye belki de okula gitmiyor. Sonuç olarak her ikisi de içinde bulunduğu durum ve yaşam koşullarına ayak uydurup, o topluma ait bir birey oluyor. Millet olarak ortak noktalarımız ve görüşlerimiz olsa da, yaşam tarzlarımız ve yetiştiğimiz çevrenin etkisi bugünkü kimliğimizi kazanmamızda gerçekten de çok önemli bir rol oynuyor.

Muazzam bir servet sahibi olabilirsiniz ve mütevazi kişiliğiniz sebebiyle tercihen, çok orta halli bir arabaya binebilirsiniz. Fakat etrafınızdaki tüm zenginler, mersedeslere, jeeplere bindiğinden sizi varyemez ilan edip hiç tereddüt etmeden dışlayacaktır. Bu ötekileştirmeye ve dışlanmaya maruz kalmamak için istemeye istemeye gider mersedes alır binersiniz.

İnanın bu hep böyle olmuştur.

Çünkü aksi taktirde yalnız ve dışlanmışlıktan kurtulmamız mümkün olmayacaktır. Belki de tüm bunların hepsi sadece bu dışlanmışlık hissi ve yalnız kalma korkusundan kaynaklıdır. Sadece dünyayı değiştirmeyi düşünebilecek kadar çılgın/deli olan insanlar her şeye rağmen kendi doğruları ile yol alırlar. Deli dedim çünkü, insanlar sizi anormal gördüğü gibi deli yakıştırması yapmayı da kendilerinde hak görecekler.

Her bireyin toplumun bir parçası olduğu sözü bu sebeple doğru bir sözdür. Çünkü toplum biziz. Eğer bir toplum sanat ve kültüre düşkünse, şüphesiz yetişen genç nesilde aynı yolda ilerleyip kendini geliştirecektir.

Ülkeler ya da şehirler hakkında genelleme yaparken de orada yaşayan insanları öne sürerek yaparız bu genellemeyi. Örneğin, Meksikalı insanlar çok sevecen diyebiliriz. Aslında azınlığı içine alan çoğunluk ne ise, o toplumda buna göre şekilleniyor. Sonuç olarak ya çoğunluğa ayak uydurup onlardan biri olacaksınız, ya da kendi kalp ritminizle, kendi doğrularınızla azınlık olarak yaşayacaksınız..

Bazı insanlar bu çoğunluğa mecburiyetten, bazıları ise şahsi menfaatlerinden dolayı ayak uydurmayı seçer. Fakat toplumun sizi yaratmasına izin vermeyin. Kişisel çıkarlarınız uğruna yanlışa ortak olmayın! Onu besleyip daha fazla büyütmeyin! Varsın arkanızdan deli, anormal ya da kibar feyzo gibi şeyler söylesinler aldırış etmeyin. Çünkü küçük kara balık olmak herkesin harcı değildir.

Ritmini bulan delilerden olmanız dileğiyle..

kişilik oluşumu
kişilik oluşumu

İlgili Yazılar:

  1. Jung Kişilik Kuramı ve Kişilik Testleri (Türkçe ve İngilizce)
  2. Aşk ve üzerimizdeki etkisi
PaylaşGönderPaylaş6Tweet4Paylaş1
Çıplak Yazar

Çıplak Yazar

Amatör hikaye yazarı ve sıradan bir dünya vatandaşı. Evrime, dostluğa, sevgiye, paylaşmaya ve hayattaki iyi şeylere inanır. Ölümü sık düşünür ve bu yüzden hatırlanmaya değer güzel anılar biriktirmek için yaşar. Hakkımda daha fazla..

Yorumlar 15

  1. Büşra Bayram says:
    8 yıl önce

    yorum kısmı çok aşağıda kalmış, yorum yapamıcam diye ağlıyordum tam gözlerimden yaşlar süzülmüştü ki, neyse burayı buldum 🙁

    vay keratalara bak sen "kibar feyzo" ha. ben de küçükken fazla titizdim, titiz uyuz derlerdi bana. sümüklü erkeklerle oturmak istemezdim. aslında yanlarından geçmeye bile tahamülüm yoktu. bi de bitli perihan vardı, offf. hepinizi mahvedicem deyip önce abime dövdürdüm o erkekleri, sonra kızları da hocaya şikayet etmekle tehdit ettim. aslına bakarsan bir kaç kez de şikayet ettim.

    sonra sınıf başkanı oldum -zoraki-. beni seçmezlerse abimden yiyecekleri dayaktan korktular sanırım. neyse, çok kötü bir çocuktum ben.çok konuşan, çok cırlayan ve çok sevilmeyip herkesin sevmiş gibi yaptığı.. ve işin kötüsü bunu anlıyor olmamdı. bu yüzden sevemedim kimseyi gerçekten. hiç dostum, arkadaşım olmadı. benim huysuzluğumdan da olsa, öyle büyüdüm. büyüdükçe insanlık dersi almaya başladım kendi kendime. düzeldim.

    çocuklar garip varlıklar. şimdi burada ne dersek diyelim, onlar kibar feyzo demeye, aksaklıklarla dalga geçmeye, itip kakmaya devam edecekler. galiba burada iş aileye düşüyor. olabildiğince sevmeli, o çocukların söyledikleri mantıksız geldiğinde aptal yerine koymayı öğretmeliler. en azından tavırları ile 🙂

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Aptal yerine koymayı öğretmeliler sözünü acaba öğretmemeliler yazacaktınız da yanlış mı yazdınız?

      Yanıtla
  2. Büşra Bayram says:
    8 yıl önce

    ayrıca müzik harika.

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Ayrıca teşekkür ederim.

      Yanıtla
  3. Profösör says:
    8 yıl önce

    Kimlik ve kişilik kişinin inanç değerleriyle birebir ilişkilidir. Elbette ailenin büyük etkisi olmakla birlikte toplumun etkisi kaçınılmazdır. Fakat yine de ailenin ve toplum anlayışının hilafına nice sıradışı insanlar yetişir. Bir dizi aynı yöne cephesini dönmüş martıların içinden biri tam aksi istikamette yönünü dönebilir. Belki de yol kalabalıkların yolu değildir. Belki de o yol çıkmaz sokaktır. Bazıları sürü psikolojisinin dışında kalabilir. Belki de onun göstereceği yol kendince doğrudur.

    Gayet güzel bir yazı ve uyarı niteliğinde son cümleniz asıl olması gerekeni özetliyor. Biraz da deli olmak gerekiyor. Delilik olmasa bu dünyanın yükü hiç de çekilir değil…

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim.
      İnançlar demişken belkide o toplumda kişilik oluşumu açısından en büyük rolü oynuyorlar. Bazıları sünnet olurken bazıları ise vaftiz ediliyor. O inançların gerektiği şekilde büyüyor birey.

      Fakat hiçbir etki altında kalmadan kişilik kazanmış bir bireyin günümüz modern insanına göre daha özgür bir ruha sahip olduğuna inanıyorum.

      Yanıtla
  4. Yağmur Yağar says:
    8 yıl önce

    Bana göre dışlanmayı ve azınlık olmayı hak edecek bir çoğunluğun içerisinde cehennemi yaşıyoruz ülke olarak. Ve ben birey olarak bu çoğunluğa dahil olmaktansa kara balık yada kara kaçan yada kara çiyan gibi benzetmeleri tercih ederim. Aksi kendimize madik atmak olur 🙂 / Kendi doğrularına sahip çıkan bireyler yetişmesi dileğiyle..

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Ülke sorunlarına kafa yormaktan ve üzülmekten bıktım inan. Daha iyi günler göreceğiz umudu ile uyurken daha kötülerine uyanıyoruz.
      Ama şuna inanıyorum ki, bu ülke bu durumdaysa o yanlış içinde olan çoğunluğun yüzündendir.

      Yanıtla
  5. Özlem Ekici says:
    8 yıl önce

    Öyle güzel noktalara değinmişsiniz ki bunların üstüne diyebilecek bir şey bulamadım. Son söylediğiniz cümleyi öyle çok beğendim ki sanırım bunu günlük hayatımda da kullanacağım. Yorumumu bitirmeden önce eklemek isterim ki müzik çok güzeldi 🙂 Ellerinize sağlık bu güzel yazı için :))

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Bu güzel yorumun için asıl ben teşekkür ederim. Az evvel son söylediğim cümle neydi diye şimdi tekrar baktım ve kendi kendime güldüm.

      Yanıtla
  6. Yazarın Dünyası says:
    8 yıl önce

    Yazınız bana Franz Kafka'nın Dönüşüm'ündeki Gregor Samsa'yı hatırlattı. Topluma uymadığınızda tıpkı Gregor Samsa gibi toplumun, hatta ailenizin gözünde bir böceğe dönüşüyorsunuz. Toplum için pis, değersiz, yok edilecek bir varlık, bir böcek.

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Doğrusu çarpıcı bir benzerlik yakaladığın için seni tebrik etmek istiyorum. Dönüşüm kitabını ince bir kitap olmasına rağmen yarıda bıraktım. Çünkü ben okudukça kendi silik hayatım geldi gözümün önünde. Kendim de bir böcek olduğumu anladım.

      Yanıtla
  7. Semanur Kok says:
    8 yıl önce

    Severek okudum her cümleyi. Aslında bana deli denmesindeki ince çizgiyi yakaladım. Kaleminize sağlık 🙂

    Yanıtla
    • Ciplak Yazar says:
      8 yıl önce

      Önemli olan başkalarının değil, senin kendine ne dediğin.

      Yanıtla
  8. Daha Mutlu Yaşam says:
    8 yıl önce

    Bu yazı gerçekten önemli bir yazı.Yazdığınız her satıra canı gönülden katılıyorum 🙂

    Yanıtla

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

Son Yazılar

Kırılganlık

Kırık oyuncaklar sepeti

Tik tak, tik tak, tik tak

Bir sokağın hikayesi

Kırık Camlar Metaforu ve Bir Dondurma Kağıdının Tetikledikleri

Daha Fazla Göster

Neler olup bitiyor?

  • cooq.co - 4 gün önce

    Areka palmiyesiyle ilgili bu detaylı ve bilgilendirici yazı için teşekkürler! Ev dekorasyonunda yeşil bitkilerin önemi gerçekten büyük. Areka palmiyesi, hem…

     Ev Dekorasyonlarının Olmazsa Olmazı Yeşil Bitkiler

  • Çıplak Yazar - 6 gün önce

    Bu da ilginç bir sohbet olmuş gerçekten. Dilerim bu kırılganlığı bir şekilde atlatırsınız.

     Kırılganlık

  • aysel kılıçaslan çelebi - 6 gün önce

    sizi çok iyi anlıyorum aynı duyguları bende yaşadım hatta bir süre yazmaktan uzaklaştım akabinde yapay zekaya şu soruyu sordum "bu…

     Kırılganlık

  • Çıplak Yazar - 7 gün önce

    Eve gidince haliyle afacanlara ve eşine de zaman ayırman gerekiyor. Ben de bir baba olduğum için seni çok iyi anlıyorum.…

     Siz Ne Biçim Yazar - sınız? (Bir soru, bir cevap, biraz da şarap)

  • Çıplak Yazar - 7 gün önce

    Kalemine sağlık. En kısa sürede iadeiziyaret yapacağım 🙂

     Yazmak İçin Okumak Mı Gerekli, Herkes Yazabilir Mi?

Müdavimler

  • Ece Evren (29 yorum) ⭐️
  • Begonvil Sokağı (28 yorum) ⭐️
  • Büşra Bayram (25 yorum) ⭐️
  • Yağmur Yağar (23 yorum) ☕
  • Kaystros Tyrha (23 yorum) ☕
  • Daha Mutlu Yaşam (21 yorum) ☕
  • Karga ve Kız (20 yorum) 👋
  • ELİF sarı (18 yorum) 👋
  • Değmesin Yağlı Boya (17 yorum) 👋

E-POSTA LİSTESİNE KATILIN!

Her yeni yazıdan anında haberiniz olsun.

Tanıtım Yazısı Yayınla
A Life Hastaneler Grubu

Sponsor İçerikler

Yazarlar İçin Sosyal Medya Stratejileri

Türkiye’nin En İyi Aspavası Seçildi

Adrasan

Yaz aylarının vazgeçilmezi Suluada!


Feedback
✉

© 2025 Çıplak Yazar | Kişisel Blog

  • MesajMesaj gönder
  • Abone olAbone ol
  • Kim neler demişKim neler demiş?
  • Ara
Nereden, nasıl geldin bilmiyorum ama burada bir şey yok ki.. :(
Tüm Sonuçları Gör
  • Hakkımda
  • Reklam
  • İletişim

e © 2016 - 2020 Çıplak Yazar - Kişisel Blog & Kısa Hikayeler İçerikleri paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz!

"Bu site, kullanıcı deneyimini iyileştirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Daha fazla bilgi için Gizlilik Politikanızı inceleyebilirsiniz. Çerez kullanımını kabul ediyorsanız, 'Kabul Et' butonuna tıklayın."