”İnsan” ya da ”insan olmak” kelimesinin tanımını yapmanız istenseydi, ne söylerdiniz?
Dünya üzerinde 8 milyara yakın insan var diyoruz mesela… Ama aynı zamanda ”insan değil” kelimelerini de cümle arasında kullanıyoruz.
İnsan kelimesinin tanımını bilimsel, felsefi ya da manevi değerleri göz önününde bulundurarak yapabilirsiniz.
Ceviz kabuğunu doldurmayacak kelime hazinem dahilinde, ben insan kelimesinin tanımını şöyle yapardım :
Sahip olduğu bilinçle birlikte, ”benlik” olgusu taşıyan tek canlıdır.
Yani bu durumda herkes için ”insan” diyebiliriz.
Merhamet etmek, sevmek, paylaşmak, üretmek gibi değerleri taşıyanlar ise; ”insan olmak” eylemini gerçekleştirmiş olanlardır. Bu yüzden ”iyi insan-kötü insan” filtrelerini kullanıyoruz.
Bugün kötü insan diyebileceğim birine rastlayınca oturup yazmak istedim açıkçası. Sabah vakti simitçiye girdiğimde, Tv kanalında İran ve Irak sınırında 7,3 şiddetinde deprem olduğundan bahsediyordu.
O sırada bir kadın girdi ve haberi görünce ”iyi olmuş” dedi. Kendimi tutamayıp lafa karıştım.
Dediğim ki: hanımefendi kusura bakmayın da, bu işin siyasi hiçbir boyutu yok!
Ortada bir doğal afet ve mağdur olmuş insanlar var. Ben sizin gibi ”iyi olmuş” diyemiyorum.
Hatırlarsanız Harvey ve İrma kasırgaları olduğunda, bu duruma sevindiğini açık açık belli ederek tweetler atan siyasilerimiz vardı. Daha da kötüsü, o tweetleri beğenen binlerce kişi vardı. Aynı kafada olanlar ” ohh iyi olmuş” diyenler yani.
Yani düşününce cidden bir anlam veremiyorum.
Buyurun bu da başka bir tweet mesela..
Halepçe depreminde ölenler için ‘Gebersinler’ dediği öne sürülen Acıbadem çalışanı açığa alındıhttps://t.co/1kZTSYpyRW pic.twitter.com/nzPOcTleHy
— Diken (@DikenComTr) 14 Kasım 2017
Bir komşunuz var mesela. Adamı sevmiyorsunuz tamam olabilir. Ama evi yanmış çoluk çocuk dışarıda kalmış bee… Oh iyi olmuş demek bu durumda ne kadar doğru? Elinizden geliyorsa yardım edersiniz, gelmiyorsa da geçmiş olsun dileklerinizi iletirsiniz değil mi.?
Bu nefret nereden geliyor hiç anlamıyorum.
Bu yüzden çoğumuz, sadece insan olarak yaşıyor. Ama bir türlü insan olamıyoruz.
Oğuz Atay’ın şu sözü vardır mesela:
Olric, insan olmak nedir biliyor musun? Ağaçları kesip kağıt yapan, sonra o kağıda ağaçları koruyun yazandır.
Adam haklı…
Gitgide daha mı az insan olmaya başladık cidden artık merak ediyorum. Çünkü bir kaç ay öncesinde aynı günde, hatta aynı anda çok farklı bir kaç olaya şahit olmuştum. Bu soruyu da (daha mı az insan olmaya başladık) o zaman sordum kendi kendime. Bugün karşılaştığım o kadının ”iyi olmuş” demesi üzerine bunları da anlatmak istedim.
Bir kaç ay önce belediyede bir işim vardı. Yolumun üstünde bulunan bir parkın içinden geçiyordum. Daha sonra yaşlı bir teyze seslendi. Oğlum durağa gideceğim yardım eder misin diye sordu. Yanında yağ, şeker vb. bir kaç ağır şey vardı. Cidden kadının taşıması zordu. Ben de olur teyze tabi yardım ederim dedim.
Neyse ben kadının eşyalarını aldım ve yolun karşısına geçirdim. Kavşakta olduğumuz için bir kez daha karşı tarafa geçtik. O sırada yaşlı adamın birine araba çarptı. Çarptı dediysem öyle vurup iki metre havada uçurmadı. Arabanın yan tarafıyla çarptı ve yaşlı adam savruldu. Arkasından söylendi ama çarpan durmayarak basıp gitti. Vay beee demek biz yaşlansak karşılaşacağımız manzara buna benzer şeyler olacak dedim.
Kadını durağa götürdüm ve otobüsü gelene kadar bekledim. O sırada ileriden bir adamın yolun karşısına geçtiğini gördüm. Adam 40 yaşlarında koltuk değnekleriyle yürüyordu. Bu adam tam karşıya geçti. Kaldırıma adımını atarken, ayağı takıldı ve yüz üstü yere yığıldı. Ben ilk görünce şöyle bir atılır gibi oldum. Sonra yanından geçen insanları görünce birisi şimdi kaldırır diye düşündüm.
Bakıyorum… Bakıyorum…
Ulan kimse kaldırmadı adamı. Arabalar yanından geçip geçip gitti.
İnsanlığınızı sikeyim dedim ne yalan söyleyeyim.
İşte tam o sırada bitmişiz lan biz dedim..
Cidden bitmişiz…
O yüzden yazının en başında dedim ya ”daha mı az insan olmaya başladık diye” başka bir şey gelmedi çünkü aklıma. Medeniyetin koynunda daha mı fazla acımasız olmaya başladık bilmiyorum.
Siz olsaydınız ”insan” ve ”insan olmak” kelimelerini nasıl tanımlardınız?
Çok güzel bir yazı olmuş, gerçekten çok etkilendim. Çok haklısınız. Insanlık yok. Bir kaza olunca bile herkes başına toplanır, dedikodu malzemesi toplamak, neler olmuş bakmak meraklarını gidermek için. Insanlar orda can çekişir, acı çeker ama kimse ambulansı aramaz, nasıl olsa biri arar diye düşünür. Düşüncesiz, duyarsız bir millet olmaya başladık. Başladık diyorum çünkü gün geçtikçe artıyor. Insanlarda sorumluluk duygusu yok. Bana dokunmayan bin yaşasın modunda herkes. Belki de böyle insanları görüp sizin simitçideki kadına verdiğiniz tepkiyi hepimiz vermediğimiz için bu böyle. Keşke duyarlı “insanlar” diğer insanların üstüne gitse ve eleştirse, keşke insanlar biraz empati kursa. O koltuk değnekleriyle yürüyen insan belkide yarın biz olacağız. Keşke bunun farkında olsa herkes…
Bu sıralarda etrafına kin ve nefret saçan insanlar o kadar çoğaldı ki… vicdanlarını öldürmüşler diyorum ben bu insanlara…
Çok eyrinde güzel bir yazı olmuş, kaleminize sağlık
Benim için insan; vicdanlı, bu tür zor durumda kalanlara kuvveti yettiğince yardım eden, hak almaktan imtina eden, kimseye zarar vermemeye çalışan ve empati kurmayı en azından deneyen, tabiatı huysuz bile olsa içgörüsünü zaman zaman devreye sokmasını düşünebilendir. Ben de bu tür deprem ya da felaketlerde, bu kadar acımasızca yorum yapanları duyarım bazen. Tepkimi anında koyarım eğer yakınımdaysa. Gerçekten insanlıktan bayağı çıktık oğlum. Güzel konuydu. Eline sağlık.
Bu aralar en çok düşündüğüm şey bu konu benim.Daha az insan olduk, daha az merhametli olduk. Her gün onlarca olay yaşıyor, duyuyoruz içinde gram insanlık olmayan çok acı ve bu acımasız dünyaya ve insanlar arasına yeni çocuklar yetiştiriyoruz. Ne diyeyim umarım her şey çocuklarımız la güzelleşir yoksa aksini düşünemiyorum. Bu arada Blog keşif etkinliğinden geliyorum g+ ve blogtan takipteyim bana da beklerim.
Ben de böyle düşünüyorum abi, gittikçe insanlık yok oluyor. Düşen bir adama yardım etmeyecek hatta dönüp gülecek kadar bitmişiz biz. Ankara’ya geldiğimin ilk haftasında adresi bulamayan bir adama gençler aradığının tam aksine bir yer söylediler ve adam gittikten sonra arkasından kahkahalarla gülerek alay ettiler. Kendi kuşağımdan utandım, üstelik her geçen gün sadece onlarda değil herkesin insanlığını kaybettiğine şahit olmaya başladım. Arada denk gelen birkaç güzel insan için umutlansam da gittikçe azalan bir sayıları var. En basitinden düşündüğümde önceden insanlar gülümserdi karşılaştıklarında göz göze geldiklerinde hiç tanışmıyor olsalar bile birbirine tebessüm ederlerdi. Okul yolumda onlara kötü davranmışım gibi bakan insan yığınlarıyla gidip geliyorum. Tebessüm edince yanlış anlaşılıyorum. Yardım için uzandığında terslenip kötülenebiliyorsun. Gittikçe daha az insan oluyoruz, evet. Öyle ki yakın zamanda insanlık diye bir durum, özellik kalmayacak. Böylesine bitiyoruz.
Değerli yorumlarınız için hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. Hepinize ayrıca bir yanıt yazmak isterdim ama bazen gerçekten susmak hiçbir şey söylemek istemiyorum. Yani düşüncelerimi anlattıktan sizlerle paylaştıktan sonra zaten söyleyecek bir şeyim kalmıyor.
İnsanlığın değişkenlik göstereceğini düşünmüyorum. Mayasında insanlık olanlar ve olmayanlar var bana göre.